Sentence examples of "борется за" in Russian

<>
Как на сраного политикана, который борется за кресло. Koltuk için k.ını yırtan, şerefsiz bir politikacı gibi...
Почему мы поглощаем китайскую еду, когда она борется за свою жизнь? Bir kız hayatı için çırpınırken biz neden burada oturup Çin yemeği yiyoruz?
Воин борется за свою семью. Bir savaşçı ailesi uğruna savaşır.
И тот, кто борется за законопослушных граждан. Ve vatandaşların kanuna uyması için mücadele eden birisi.
Мэнни Флакко борется за корону в среднем весе. Manny Flacco orta sıklet kemeri için mücadele edecekmiş.
А теперь мальчик борется за жизнь в больнице. Evet. Çocuk şu an hastanede yaşam savaşı veriyor.
Каждый борется за свои деньги и свой кусок хлеба. Herkes kendi parası için savaşıyor ve kendi ekmeği için.
Сара, есть паренёк, который борется за возможность примкнуть к нам. Sarah, bize katılmak için çırpınıp duran bir çocuk var tamam mı?
Хенрик сейчас борется за свою жизнь и ему меньше всего нужны волнения. Henrik içeride yaşam mücadelesi veriyor. Şimdi ihtiyacı olan en son şey bu.
Кто-то сейчас борется за свою свободу, жизнью рискует а мы тратим своё время на просмотр такого мусора. İnsanlar var, savaşıyorlar hayatları, özgürlükleri için ve biz burda oturmuş anlamsız, saçma sapan şeyler izliyoruz.
Лемон, послушай, я знаю, он не идеален, но и Руби борется не совсем честно. Lemon, bak, biliyorum bu ideal bir plan değil, Ancak Ruby'ninde adil savaştığı söylenemez.
Эндрю борется с природными инстинктами и выигрывает проигрывая. Andrew temel içgüdülerine karşı geliyor ve kaybederek kazanıyor.
Консул Хан борется последние дни с сильным гриппом,.. Konsolos Han son bir kaç gündür griple mücadele ediyordu.
Она борется с раком? Kanserle mücadele mi etti?
Стоит такой памятник старости. И собака её каждый день борется с гравитацией. Yaşlı yaşlı bekliyor öylece ve köpeği de her gün yer çekimiyle savaşıyor.
Он уже давно борется с этим. Çok uzun süredir bununla mücadele ediyor.
Елена со мной борется. Elena bana karşı koyuyor.
Он борется с ней, работает любит ее. Onunla savaştı, onunla çalıştı, onu sevdi.
Зло борется со злом. Вот это поворот. şeytanla savaşan şeytan, bu bir döngü.
Просто организм борется с микробами вокруг швов. Vucudum, dikisin cevresindeki enfeksiyonla mucadele ediyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.