Sentence examples of "в месте" in Russian

<>
Жизнь кипит в месте, которое ты игнорируешь. Senin görmezden geldiğin bir yerde gerçekleşiyor her şey.
Я думала Том Круз живёт в месте поприличней. Tom Cruise'un daha iyi bir yerde yaşadığını sanırdım.
Нам надо собраться и устроить холодный привал где-нибудь ещё, в месте пригодном для обороны. Her şeyimizi toplayıp başka bir yerde, savunabileceğimiz bir yerde ateş yakmadan kamp kurmamız gerek.
Ключи в месте назначения. Anahtarlar gidilecek yere gönderilir.
На его месте строят - этажный торговый комплекс. Yerine katlı bir alışveriş merkezi yapılıyor.
То есть мы будем стоять на месте пока Пэнг не высунет голову? Yani plan, Peng kafasını çıkarana kadar olduğumuz yerde durmak öyle mi?
Таким образом, впервые за последние полгода все матрицы окажутся в одном месте. Bu şekilde, tüm plakalar son altı aydır ilk defa aynı yerde olacaklar.
Разве земля свята только в одном единственном месте? Dünyada kutsal olan tek bir yer mi var?
Простите, я сижу на другом месте... Üzgünüm, benim oturduğum yer zaten dolu.
На вашем месте, бы заплатил выкуп. Eğer sizin yerinizde olsaydım, fidyeyi öderdim.
Давай поговорим в другом месте, пока они не вернулись. Başka yerde konuşalım. Gae In ile Jin Ho dönmeden evvel.
Нет справедливости в этом чертовом месте. Bu kahrolası yerde adalet falan yok!
На месте Чжун Пё это бы разбило моё сердце. Eğer Jun Pyo olsaydım, kalbim daha fazla acırdı.
У нас кто-нибудь есть на месте происшествия? Bizim olay yerinde bir kişimiz var mı?
Что-то мешало моему оборудованию на месте происшествия. Bir şeyler olay yerinde ekipmana müdahale etmiş.
Проверю, не видел ли кто Пенни на месте преступления. Bakalım Penny'yi olay mahalline yakın bir yerde gören olmuş mu.
Как приятно видеть тебя в этом пустынном месте, госпожа. Hanımım, sizinle bu ıssız yerde karşılaşmak ne kadar hoş.
Герр директор он исключил балет который должен быть в этом месте. Herr Direktör bir balletto'yu kaldırdı gördüğünüz yerde olması gereken bir baleyi.
В таком месте мы хотим растить наших детей? Çocuklarımızı büyütmek istediğimiz yer böyle bir yer mi?
Я просто спряталась в чудном месте, в обувном магазине. Ayakkabı mağazasında saklanacak güzel bir yer buldum, ne var.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.