Sentence examples of "в самом начале" in Russian

<>
И в самом начале духи срывали завесу меж миром теней и нашим. Ve başladığı zaman, ruhlar bizim dünyamızla gölge diyarı arasındaki perdeden geçtiler.
Простите, я запуталась в самом начале. Dur, üzgünüm, ben başlarda kayboldum.
Но твой телефон сломался в самом начале вечера. - Нет. Telefonun hep kırıktı, gecenin başından bu yana kırıktı o telefon.
В самом начале я думал устроить идеальный баланс. Başlangıçta işlerin kusursuz bir şekilde dengelenmiş olacağını düşündüm.
Как в самом начале, Кэсс. Tıpkı seninle ilk başladığımız gibi Cass.
Как ты и сказала в самом начале, копы не смогут остановить вампира. Ve en başında söylediğin gibi, bir vampiri durdurmak için bir polisi kullanamazsın.
Почему в самом начале списка есть мое имя? Neden listenin en başında benim adım var?
Падовани родом из Франции, он приехал в Эстонию, чтобы создать новую компанию - Adcash, которой в самом начале он управлял из кухни своей квартиры в Таллине. Aslen Fransa'dan gelen Padovani, Adcash'ı kurmak için Estonyaya gelmiş ve başından beri Tallinn'deki evinin mutfağından şirketini yönetmiştir.
Еще надо переделать миллион дел, чтобы подготовиться, и выбор галстука не в начале списка. Hazırlamam gereken bir ton şey var ve kravat seçmek listenin başında değil. Listenin başında ne var?
Впрочем, на самом деле это было подслушано в метро. Tamam, aslında bu, metroda kulak misafiri olunmuş bir şeydi.
Ибо в начале была смерть. Çünkü başlangıçta, ölüm vardı.
Этот шум на самом деле может восстановить поврежденный мозг. Aslında o gürültü, hasar görmüş beyni yeniden şekillendiriyor.
На банковской конференции в начале этого года. Yılın ilk aylarındaki yapılan Bankacılık Yatırım Konferansında.
На самом деле, я как раз шла в главный офис, чтобы поговорить с Вами. Aman Tanrım, çok uzun zaman olmuş. Aslında ben de sizinle konuşmak için merkez ofise geliyordum.
Как и миссис Мерчант в начале прошлого месяца. Tıpkı geçen ayın başında Bayan Merchant'a olduğu gibi.
На самом деле она уезжает сегодня на уикенд а колледж Балларда. Aslında bugün Ballard Üniversitesi'ndeki tanıtım turu için erken çıktı.
Так что если бозон действительно существует, то он исчез уже в начале создания Вселенной. Böylece Higss parçacığı doğanın asıl kısmı ise, İlk evrenden çok önce ortadan yok olurdu.
"Мэри на самом деле не проститутка". "Mary aslında bir hayat kadını değil."
Он был в Бленхейм Вэйл в конце -х - начале -х. 'ların sonunda,' lerin başında Blenheim Vale'deydi.
На самом деле невежливо об этом спрашивать. Gerçekten, bunun sorulması pek hoş değil.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.