Sentence examples of "который нашел" in Russian

<>
И владелец ранчо, который нашел нас, тоже. Ve bizi bulan o çiftlik sahibinin de onu gördüğünü.
Я латентный гомосексуалист деревенщина, который нашёл в сети парня симпатичнее любой девушки. Ben gerçek bir kızdan daha fazla güzel olan çevrimiçi bir çocuğun bulduğu gizli-eşcinselim.
Ты смотришь на парня, который нашел фонтан молодости. Yani sonuçta şu an Gençlik Çeşmesini bulan adama bakıyorsun.
Лейтенант Ленк, который нашёл волшебный ключ. Teğmen Lenk, sihirli anahtarı bulan kişi.
Обидные слова для человека, который нашёл тебя голодающем и при смерти. Seni açlıktan ölmek uzereyken bulan bir dama söyleyecek en kırıcı sözler bunlar.
Он нашёл учёного, который мог ему помочь. Kendisine yardım edebileceğini düşündüğü bir bilim adamı buldu.
Я нашел ювелира, который чинил её драгоценности. Yüzüğü kadın için onarmış olan bir kuyumcu buldum.
Нашел ключ от депозитной ячейки, который хранила Джеки. Jackie'nin sakladığı, banka kasasına ait bir anahtar buldum.
Я нашел зацепку о местонахождении человека, который поможет ее оправдать. Onu suçsuz çıkarabilecek tek adamın nerede olduğu hakkında bir ipucu buldum...
Последний звонок, который я получила в этой печальной истории, был из аэропорта, примерно час назад. "İsminiz bilgisayarda kayıtlı" sadece yaptıklarının en iyisini gösteren bir örnek: rahatsız etmeyi bürokrasi gibi göstermek.
Я нашел вашу сумку. Hanımefendi, çantanızı buldum.
В телевизионном обращении президент Барак Обама объявил о серии изменений в двусторонних отношениях, включая обоюдное создание посольств, пересмотр позиции, согласно которой Куба является государством - спонсором терроризма, возможные визиты глав государств друг к другу и участие Кубы в следующем Саммите Америк в году, который пройдёт в Панаме. Aralarında; iki ülkede de sefaret kurulması, Küba'nın terörizmin devlet sponsoru olarak görünümünün yeniden incelenmesi, iki devletin başkanlarının olası ziyaretleri ve Panama Şehri'nde yapılacak olan Amerika Zirvesi'ne katılımı konuları bulunuyordu.
Зацени. Я нашел нам квартиру. Sanırım bize bir ev buldum.
Далее они объясняют, что их цель "показать город, который, несмотря на руины, представляет собой прекрасные руины": Ama amaçlarının "şehrin harabe olduğunu ama güzel bir harabe olduğunu" göstermek olduğunu da ekliyorlar.
Я нашел их список. O listeyi de buldum.
деревьев уже посажены в Nordmarka, лесу, который находится неподалеку от Осло. Oslo'nun hemen dışındaki bir orman olan Nordmarka'ya ağaç dikilir ve bu ağaçlar, dikimden yıl sonra basılacak olan kitapların özel seçmeceleri için kağıt ihtiyacını karşılar.
Когда подвал затопило, я нашёл эту старую картонную коробку. Bodrumu su bastığında, şu eski püskü karton kutuyu buldum.
Это саркастический заголовок фотоблога, который рассказывает, как французская полиция со июня демонтировала и выселяла импровизированный лагерь мигрантов в Париже. İşte bu iğneleyici başlıkla bir fotoblog tarafından, Paris'te Haziran'dan beri Fransız polisi tarafından büyük bir geçici göçmen kampının nasıl boşaltıldığı ve tahliye edildiği anlatılıyor.
Оружейный или продуктовый магазин найти не удалось, но нашел химчистку. Silah dükkanı ya da market bulamadım. Ama bir kuru temizlemeci buldum.
Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть. Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.