Sentence examples of "легкое" in Russian

<>
Вы удалите мне легкое? Akciğerimi almanız mı gerekecek?
Я люблю легкое, ленивое путешествие. Ben kolay ve ağır seyehatleri severim.
О, я просто зашел перекусить. Что-нибудь легкое. Sadece abur cubur ve hafif bir ferahlatıcı alıyordum.
Но тогда его левое лёгкое не будет вентилироваться. O zaman da sol akciğerine hava gitmez ama.
Ей нужно поесть. Что-нибудь легкое. Hazmı kolay bir şeyler yemeli.
Правое легкое и нижняя доля левого, выходных ран не видно. Sağ akciğer ve sol meme kadranında görünür, çıkış yarası yok.
Самка зовет их, Но этот крутой наклон - не самое легкое место для их первых шагов. Dişi onları çağırıyor ama, bu dik yamaç ilk adımlarını atmak için hiç kolay bir yer değil.
Это было самое лёгкое решение, какое я когда-либо принимала. Bayağı cesaret isteyen bir iş. Verdiğim en kolay karar oldu.
Да, легкое несварение. Biliyorum. Basit bir hazımsızlık.
один пробил левое легкое, другой попал в аорту. Biri sol ciğerini delmiş, öbürü ana damarına saplanmış.
Лёгкое выглядит очень, очень хорошо. Akciğerin çok, çok iyi görünüyor.
Такое лёгкое дело, а ты и тут обгадился! Kahrolası teknedeki en kolay iş seninki ve hala beceremiyorsun!
Будет небольшое покалывание и легкое кишечное расстройство, но все должно получиться. Hafif bir acı ve bağırsaklarınızda biraz yanma hissedebilirsiniz ama bu işe yaramalı.
Олд фешен и легкое пиво, пожалуйста. Bir eski kafalı ve hafif bira lütfen.
Легкое дело, шеф. Çocuk oyuncağı, Şef.
А здесь - легкое геморрагическое окрашивание. Hafif bir kanama izi var gibi.
Лёгкое средство от психопатии. Hafif bir piskotik ilaç.
Учитывая, что единственный симптом - лёгкое головокружение, - вряд ли. Tek belirti küçük bir baş dönmesi ise, muhtemelen bir şey olmaz.
Все постоянно говорят, что оно легкое, я даже не знаю что это значит. Herkes durduk yere "zayıf" diyordu, "zayıf" ne anlama geliyor anlamamıştım.
Сломанные ребра, повреждено левое легкое, он состояние стабильное и он должен полностью поправиться. Sol akciğerine batan, kırılmış bir göğüs kemiği.. ama durumu stabil. Tamamen iyileşmesi lazım.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.