Sentence examples of "не прошу" in Russian

<>
Я не прошу рассказывать мне свои сокровенные тайны. Senden bana en derin sırlarını anlatmanı istemiyorum ki.
Я не прошу его арестовывать. Sizden gidip onu tutuklamanızı istemiyorum.
Я не прошу сейчас полной вовлечённости. Hemen projeyi kabul edelim demiyorum zaten.
Эй, эй, я не прошу тебя что-либо делать. Ben bunu yapamam. - Sana bir şey yap demiyorum.
Тогда давай денек-другой осмотримся, я больше не прошу. O zaman birkaç gün dayan, tek istediğim bu.
Эллен, я не прошу его освободить. Ellen, senden onu serbest bırakmanı istemiyorum.
Я не прошу вас делать это без компенсации. Bunu yapmanı beklemiyorum. Yani bir çeşit karşılık almadan.
Я тебя не прошу голодать полный срок в твоем состоянии это не рекомендуется. Hayır, ayrıca sürekli içmen de gerekmiyor, çünkü durumun buna müsait değil.
Я не прошу тебя лжесвидетельствовать... Yeminli ifade ver demiyorum sana.
Пусть новое солнце осветит эти зелёные пастбища, пусть этот мир станет безопасным приютом Пусть этот мир станет безопасным для детей, неужели я так много прошу? Bırakın yeşil çayırlarda boydan boya güneş parlasın, bu dünya güvenli bir liman olsun Bırakın dünya çocuklar için güvenli bir yer olsun, bu çok mu şey istemek?...
Прошу, умоляю, не трогайте меня. lütfen, yalvarıyorum, bana zarar verme.
Лидер свободного мира говорит "прошу"? Özgür Dünya'nın lideri "lütfen" diyor.
Я прошу вас поверить в возможность мира. Sizden barışın sağlanması ihtimaline inanmanızı istediğimin farkındayım.
Ну прошу тебя, дорогая, мне будет легче все решить. Lütfen, böylesi benim için daha kolay olacak, söz veriyorum.
Дамы и господа, прошу вашего внимания! Hanımlar ve beyler. Buraya dikkat kesilirseniz lütfen.
Мистер Кук, я прошу вас как дочь, потерявшая отца. Bay Cooke, sizden babasını kaybetmiş bir kız olarak rica ediyorum.
Прошу, сохраняйте спокойствие. Lütfen biraz sakin olalım.
Рэджи, прошу, зайдите. Reggie, buraya gel lütfen.
А теперь, прошу выключить все электронные приборы. Şimdi lütfen tüm elektronik cihazlarınızı kapalı duruma getirin.
Мэгги, выслушай меня, прошу. Maggie, beni dinle, lütfen.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.