Sentence examples of "объясняет" in Russian

<>
Согласно международному индексу восприятия коррупции, страна занимает место из стран, и индекс только частично объясняет глубину негодования простых людей из Джибути касательно международных военных сил в их стране. Ancak Uluslarası Şeffaflık Örgütü'nün Yolsuzluk Algısı Endeksi' ndeki yolsuzluk sıralamasındaki ülkeden'nci sırada oluşu bile Cibuti halkının ülkelerindeki uluslararası askeri kuvvetlere karşı derin hoşnutsuzluğunu kısmen açıklıyor.
Эта рана объясняет причину смерти. Bu yaralar ölüm nedenini açıklıyor.
Это объясняет его глянцевый костюм. Parlak takımı da açıklıyor doğrusu.
Это объясняет его одержимость кровью. Bu kana olan saplantısını açıklar.
Таким образом, если Эллисон мешал нам это объясняет, почему посол лгал нам. Yani eğer değiş tokuşu Ellison ele aldıysa bu Büyükelçinin bize neden yalan söylediğini açıklar.
Это также вероятней всего объясняет, как Говард Старк изначально в это ввязался. Howard Stark'ın bu konuya nasıl bulaşmış olabileceğinin de en makul açıklaması aynı zamanda.
Это не объясняет жестокость убийства, но поможет собрать другие доказательства. Cinayet silahı olarak tornavidanın kullanılmasını açıklamaz ancak diğer kanıtlarla uyum gösterir.
Это объясняет их проблемы с управлением гневом. Bu onların öfke kontrolü olaylarını da açıklıyor.
Он высказывается о её самовлюбленности, что объясняет селфи. Katil Tara'nın kibrini eleştiriyor, bu da selfie'yi açıklar.
Ревматизм не объясняет отказ печени... Romatoid ateş karaciğer yetmezliğini açıklamıyor.
Даже с этой проверкой, это не объясняет как к тебе попала эта кредитка. Bunu kontrol edeceğiz, bu yine de o kredi kartını nasıl elde ettiğini açıklamıyor.
Тогда это объясняет, почему в её организме не обнаружилось других наркотических веществ. Şey, bu durum, kanında neden başka hiçbir uyuşturucu çeşidine rastlanmadığını açıklar.
Месть бойфренда не объясняет убийства Дугласа Кларка. Sinirli sevgili, Douglas Clark cinayetini açıklamıyor.
А так же объясняет аварию. Ayrıca motor kazasını da açıklar.
Но это не объясняет ваши отпечатки. Ama bu hala parmak izlerinizi açıklamıyor.
Это объясняет их чрезвычайно активный инстинкт спаривания. Bu onları aşırı derecedeki çiftleşme içgüdülerini açıklar.
Это объясняет что произошло с тем... Bu senin elemana ne olduğunu açıklar.
Хорошо, это объясняет перевод в Неваду. Pekâlâ, bu da Nevada olayını açıklıyor.
Это объясняет игрушечный пистолет. Bu oyuncak silahı açıklıyor.
Это объясняет сумасшедшее давление. Tansiyonunun neden çıldırdığını açıklayabilir.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.