Sentence examples of "стало меняться" in Russian

<>
Где-то через месяц всё стало меняться. Bir ay içinde işler değişmeye başladı.
Наконец начала меняться погода. Hava sonunda değişmeye başladı.
Сохранить память о геноциде с требованием его признания Турецкой республикой, юридической наследницей Османской империи, стало в прошлом веке, по сути дела, не только частью жизни, но и частью национальной принадлежности каждого армянина. Soykırımın anımsanması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi vârisi Türkiye Cumhuriyeti'nden tanıma talebi, son yüzyılda neredeyse her Ermeni'nin hayatının ve özdeşliğinin bir parçası oldu.
Тебе не надо меняться, чтобы добиться чего-либо, Энди. İş hayatında ilerlemek için kişiliğini değiştirmek zorunda değilsin, Andy.
октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости. Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu.
ты должен меняться, иначе твоя жизнь пройдёт впустую. Herşey değişmek zorunda. Daha iyiyi denemek ve yapmak zorundasınız.
Или он умерил свой пыл, когда сердце стало отказывать? Louis sünger gibi içerdi kalbinin zorlamasıyla belki biraz azaltmış olabilir.
А вообще, давай меняться. Aslına bakarsan, hadi değişelim.
Теперь для меня это стало яснее. Keskin bir odak noktası haline geliyor.
Прошлое не хочет меняться. Geçmiş, değişmek istemiyor.
Ну, с того момента, это стало личным. Şey, o noktada artık kişisel bir mesele olmuştu.
Просто люди привыкли к тому, что имеют даже к плохому им трудно меняться. Her şeyin böyle olmasına alışık olan insanlar için durum kötü olsa bile değişmek zor.
Почему это стало проблемой, Эрик? Bu neden şimdi sorun oldu Erik?
Я всегда был моложе окружающих, пока все не началось меняться. Etrafımdaki herkesten, her zaman daha küçüktüm. Bir gün değişmeye başladım.
Мне снова стало хуже. Yeniden kötüye gitmeye başladım.
Мы не обязаны меняться по желанию девчонок. Kızların, erkeklerin değişmesi gerektiğini söylemesinden bıktım.
Спасибо, мне стало намного легче. Teşekkürler. Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum.
Фирменные блюда будут меняться ежедневно. Spesiyaller, günden güne değişecek.
его слово снова стало наивысшим. tekrardan en yücesi olması için.
Не нужно меняться со мной. Benimle takas etmek zorunda değilsin.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.