Sentence examples of "стало плохо" in Russian

<>
Но в комнате Эсанову стало плохо и он умер в ожидании прибытия скорой. Fakat Esanov hastalandı ve ambulans beklenirken odada yaşamını kaybetti.
Одному из постояльцев стало плохо. Ben ambulansla meşguldüm. Hasta misafir.
И мне вдруг стало плохо, я пришла домой. Kendimi kötü hissettim, ve ben de eve geldim.
Смотрите, ребята, это не так плохо, да? Gördünüz mü, o kadar kötü değil, değil mi?
Сохранить память о геноциде с требованием его признания Турецкой республикой, юридической наследницей Османской империи, стало в прошлом веке, по сути дела, не только частью жизни, но и частью национальной принадлежности каждого армянина. Soykırımın anımsanması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi vârisi Türkiye Cumhuriyeti'nden tanıma talebi, son yüzyılda neredeyse her Ermeni'nin hayatının ve özdeşliğinin bir parçası oldu.
Доченька, эта оценка плохо повлияет на твое поступление в колледж. Bunlar üniversite yerleştirmeleri için hiç de iyi notlar değil, hayatım.
октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости. Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu.
Во-вторых, тут нет никакого недоразумения, ясно, что этот парень плохо на тебя влияет. Ve ikincisi, bu adamın senin üzerinde kötü bir etkisi olduğu konusunda yanlış anlaşılma falan yok.
Или он умерил свой пыл, когда сердце стало отказывать? Louis sünger gibi içerdi kalbinin zorlamasıyla belki biraz azaltmış olabilir.
Да, но я плохо запоминаю имена. Evet ama isimlerle aram iyi değil işte.
Теперь для меня это стало яснее. Keskin bir odak noktası haline geliyor.
Это плохо, что профессия юриста все еще мужской клуб... Hukuk işinde hâlâ bir erkekler kulübü havasının olması yeterince kötü.
Ну, с того момента, это стало личным. Şey, o noktada artık kişisel bir mesele olmuştu.
И для справки, тогда я плохо спал, Так что вся эта зубная паста ничего не значит. Ve bilgin olsun diye söylüyorum ondan önceki gece pek uyuyamadım, o yüzden macun olayı önemsiz bir şeydi.
Почему это стало проблемой, Эрик? Bu neden şimdi sorun oldu Erik?
В конечном итоге все не так уж и плохо. Tüm olanlardan sonra, o kadar da kötü değildi.
Мне снова стало хуже. Yeniden kötüye gitmeye başladım.
Жестокость - это плохо. Şiddet kötü bir şey.
Спасибо, мне стало намного легче. Teşekkürler. Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum.
В прошлый раз это кончилось плохо. Geçen sefer kötü bir şekilde bitti.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.