Sentence examples of "твоим словам" in Russian
Мы говорим о настоящей реакции аудитории к твоим словам и методам ведения горячих новостей.
Northwestern'e ve flaş haberleri verişine karşı hakiki samimi, izleyici güdümlü bir tepkiden bahsediyoruz.
Ты доверяешь нам, а правительство доверяет тебе, они поверят твоим словам.
Sen bize güvenirsin, hükümet sana güvenir. O yüzden söylediklerine inanırlar değil mi?
Судя по твоим словам, он, должно быть, великий писатель.
Söylediklerine bakılırsa o, büyük bir yazar olmalı.
По словам участников двух дней оказалось явно недостаточно для того, чтобы в полной мере осветить все проблемы, с которыми приходится сталкиваться активистам возрождения индейских языков в Колумбии.
Katılımcılara göre iki gün, Kolombiya'daki yerli dil dijital aktivistlerinin zorluklarını yansıtmak için çok az bir süreydi.
Ты просишь моего разрешения взять Майка и заставить его быть твоим помощником?
Benden, Mike'ı zorla elimden alıp ortağın olması için izin mi istiyorsun?
По словам полицейского, участвовавшего в расследовании, жертва была пристегнута наручниками, она дышала, но не могла говорить.
Soruşturma kapsamında bir polis memuruna göre, mağdur kelepçeli bulundu, nefes alıyor fakat konuşamıyordu.
По словам властей, большинством жертв стали строители, пожилые или бездомные люди, получившие солнечный удар или пострадавшие от обезвоживания.
Yetkililerin açıklamalarına göre, güneş çarpması ve susuzluktan etkilenen sıcak hava dalgasının mağdurlarının çoğu inşaat işçileri, yaşlılar ve evsizler.
Там снаружи была белка и она следила за твоим бумажником.
Evin dışında bir tane sincap vardı ve senin cüzdanını gözlüyordu.
По словам подписантов соглашения, его цель состоит в ограничении использования информационных технологий для "вмешательства во внутренние дела государства, нарушения общественного порядка, а также дестабилизации внутриполитической и социально - экономической обстановки".
İmzalayan taraflara göre bu anlaşmanın amacı "devletlerin iç işlerine müdahale edebilecek, devletlerin egemenliğini, politik, ekonomik ve toplumsal istikrarını ve aynı zamanda toplum düzenini bozabilecek bilgi teknolojilerinin kullanımını kısıtlamaktır."
Плюс, у меня соревнование с твоим тайным поклонником.
Artı, senin gizli hayranlarından biri ile rekabet içindeyim.
Теперь твоим педагогом по специальности буду я. Меня зовут Кодзо Это.
Ben, bugünden itibaren senin derslerinden sorumlu olan öğretmen Etou Kouzo.
По словам наркоконтроля, эти банды лет назад развязали войну.
Narkotik Bürosu'nun verilerine göre iki çete yıl kadar önce çatışmışlar.
По словам её коллег, она полностью прекратила общение с ними, отказалась от телефона и кредитных карт.
İş arkadaşlarının söylediklerine göre, onlarla da tüm bağlarını koparmış. Telefonunu iptal ettirip, kredi kartlarını kullanmayı bırakmış.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert