Sentence examples of "тебе стало" in Russian

<>
Судя по виду, тебе стало ещё хуже. Ama sana bakınca daha da kötüye gittiğini görüyorum.
Чтобы тебе стало проще потом облегчить ее страдания. Istırabına bir son verirken senin işini kolaylaştırmak için.
Сохранить память о геноциде с требованием его признания Турецкой республикой, юридической наследницей Османской империи, стало в прошлом веке, по сути дела, не только частью жизни, но и частью национальной принадлежности каждого армянина. Soykırımın anımsanması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi vârisi Türkiye Cumhuriyeti'nden tanıma talebi, son yüzyılda neredeyse her Ermeni'nin hayatının ve özdeşliğinin bir parçası oldu.
Я купил тебе игрушек, пожалуйста, проснись! Sana oyuncaklar getirdim, lütfen uyan!
октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости. Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu.
"Дело не в тебе, дело во мне..." Чрезмерная вежливость, чтобы подсластить горькую правду. "Sen değilsin canım, suç bende..." Şeker gibi acı gerçekliği kaplayan aşırı bir nezaket.
Или он умерил свой пыл, когда сердце стало отказывать? Louis sünger gibi içerdi kalbinin zorlamasıyla belki biraz azaltmış olabilir.
Я куплю тебе новый слуховой аппарат, когда поправлюсь. Durumum düzeldiğinde, sana yeni bir işitme cihazı alacağım.
Теперь для меня это стало яснее. Keskin bir odak noktası haline geliyor.
Привлекательная внешность не даёт тебе всего. İyi görünmek sana hiçbir şey kazandırmaz.
Ну, с того момента, это стало личным. Şey, o noktada artık kişisel bir mesele olmuştu.
Мы дали тебе ночлег. Sana uyuyacak yer verdik.
Почему это стало проблемой, Эрик? Bu neden şimdi sorun oldu Erik?
Пэдди, даже тебе тут может что-то перепасть. Paddy, burada durursak sen bile birileriyle yatabilirsin.
Мне снова стало хуже. Yeniden kötüye gitmeye başladım.
Эти женщины все испортят. Я тебе объясни сейчас это! Söyle ona ağzına çorap tıksın çünkü seninle hemen konuşmalıyım.
Спасибо, мне стало намного легче. Teşekkürler. Şimdi kendimi daha iyi hissediyorum.
Я тебе кое-что расскажу, а ты послушаешь. Sana bir şey söyleyeceğim ve sen de dinleyeceksin.
его слово снова стало наивысшим. tekrardan en yücesi olması için.
Келли, тебе звонят в мой кабинет. Kelly, ofisimde sana bir telefon var.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.