Sentence examples of "убедил" in Russian

<>
Я убедил кронпринца, что немного музыки не повредит общему делу. Teğmenim, birazcık müziğin kimseye zarar getirmeyeceği yönünde komutanı ikna ettim.
Год убедил музыкантов сыграть самую сексуальную песню из их репертуара. Todd, bandoyu repertuarlarındaki en seksi şarkıyı çalmaya ikna etmişti.
Так что я убедил себя, что всё делал ради нас. Böylece ben de yaptığım her şeyin bizim için olduğuna kendimi inandırdım.
Ты убедил мелкого грызуна отдать тебе коробку, не так ли? Küçük kemirgeni onu sana vermesi için ikna ettin, değil mi?
Я убедил Ронни дать мне высказаться. Beni dinlemesi için Ronnie'yi ikna ettim.
Я убедил его, что небольшое интервью как это хорошо отразится на всём департаменте. İnsanların ilgisini çeken böylesi bir hikayenin departmana iyi şekilde yansıyacağı konusunda onu ikna ettim.
Ты убедил своего босса, чтобы дал тебе выходной? Patronunu bir hafta izin vermesi için nasıl ikna ettin?
Ну, я убедил кое-кого вложить деньги в предприятия, которые не существовали в действительности. Bir sürü insanı aslında var olması imkânsız olan işlere yatırım sağlamaları için ikna ettiğimden dolayı.
Но я убедил его. Onu ikna etmem gerekti.
Алак был совсем юным и убедил нас попробовать. Alak çok küçüktü ve denememiz için ısrar etti.
Ну, ты меня убедил. Harika, beni ikna ettin.
Так Колсон убедил Воглера устроить встречу с ними со скрытым микрофоном. Colson Vogler'i temasıyla bir görüşme ayarlamaya ve telsiz kullanmaya ikna etti.
Считай, что убедил. Beni ikna etmeyi düşün.
Я убедил их оставить ее живой, но за это я должен был найти Антона. Onu canlı için onları ikna ettim ve sonra Anton benim sorumluluğum, benim borcum oldu.
Я убедил его, что Кенни Раян купил этот катер. Kenny Ryan'ın o sürat teknesini aldığı konusunda onu ikna ettim.
Тео убедил вас, что он - Азраил, или он играл роль? Theo dün gece sizi Azrael olduğuna ikna etti mi yoksa rol mü yapıyordu?
После Нью-Йорка я убедил Совет Всемирной Безопасности в необходимости новых технологий для анализа угроз. New York'tan sonra, Dünya Güvenlik Konseyi'ni tehdit analizinde kuantum dalgalanması gerektiğine ikna ettim.
Как ты убедил федералов позволить тебе поджечь тот мотоцикл? Federalleri motoru ateşe vermen konusunda nasıl idare ettin peki?
Ты меня убедил, какие они клёвые. Beni onların harika insanlar olduğuna sen inandırdın!
Ательстан убедил нас заключить договор с Эгбертом и христианами. Athelstan bizi kral Ecbert ve Hristiyanlarla anlaşmaya ikna etti.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.