Sentence examples of "указывают" in Russian

<>
Эти шипы указывают на звания солдат. Bu çiviler, askerlerin oluşumunu gösteriyor.
Изменения лонного сочленения указывают на возраст около. Kasıklardaki üst kenar boşluğuna göre'lu yaşların başında.
Свежие следы указывают на то, что нападающий пришел отсюда. Buradaki ayak izlerine bakarsak, saldırgan, bu yönden yaklaşmış.
Следы пороха указывают на выстрел с близкого расстояния. Girişin etrafındaki kesikler silahın yakından ateş edildiğini gösteriyor.
Они указывают на направление. Hareketin yönünü gösteriyor bize.
Обе малоберцовые и большеберцовые кости указывают, что он посещал эту женщину довольно часто. İki uç kaval kemiği ve incik kemikleri bu kadını sık sık ziyaret ettiğini gösteriyor.
Рваные раны лица с осколками стекла указывают что скорее всего, его выбросили из окна. Yüzünde içerisinde cam parçalarının da olduğu derin kesikler kurbanımızın büyük olasılıkla pencereden aşağı atıldığını gösteriyor.
Но все улики указывают на Мэтьюса. Ama tüm deliller Matthews'ı işaret ediyor.
Только указывают на что-то в небе. Sadece gökyüzünde bir şeyi işaret ediyorlar.
Заботливые родители указывают личинкам дорогу к ним. Çünkü ilgili anne babaları onlara yolu gösteriyor.
Отец, все улики указывают на Уолша. Peder, tüm kanıtlar Walsh'ı işaret ediyor.
Данные указывают на фабрику за городом. İstihbarata göre şehir dışında bir fabrika.
Планы Витрувия указывают, куда ведут трубы. Vitruvius'un planları bize kanalizasyonun nereye çıktığını gösteriyor.
На это указывают все данные. Çünkü bütün veriler öyle gösteriyor.
Все данные указывают на вас! Bütün kanıtlar seni işaret ediyor!
Они указывают на старое кладбище. Eski mezarlığa doğru işaret ediyor.
Галлюцинации и приступы указывают на проблемы в височной доле. Halüsinasyon ve nöbet temporal lobda bir soruna işaret eder.
Они указывают на домик твоей матери. Koordinatlar, annenin karavanını işaret ediyor.
Эти сигналы указывают на комплекс зданий. Bu işaretler binaların karmaşıklığını işaret ediyor.
Данные разведки указывают что они планировали что-то здесь, в Берлине. Elektronik İstihbarat Servisi, Berlin'de bir saldırı planladıklarını gösteren veriler bulmuştu.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.