Sentence examples of "часто" in Russian

<>
Со времени основания Шанхайской организации сотрудничества (ШОС) в году российские и китайские чиновники часто обсуждают совместные инициативы в области кибербезопасности. yılında Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) kurulmasından beri Rus ve Çinli yetkililer sık sık ortak siber güvenlik girişimleri hakkında görüşmeler yapmaktaydı.
Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных. Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar.
Он часто сталкивается с полицией, которой ему приходится давать взятки, чтобы избежать ареста. Bazen polis tarafından durduruluyor, tutuklanmamak için onlara rüşvet vermek zorunda kalıyor.
Общественное мнение в России часто враждебно по отношению к мигрантам из Центральной Азии и с Кавказа. Rusya'daki toplumsal davranış genellikle Orta Asya ve Kafkaslar'dan gelen göçmenlere karşı düşmanca.
Кох часто говорил, что украинский народ уступает немцам, что украинцы - полуобезьяны, и что украинцы "должны быть обработаны кнутом, как негры". Koch birçok kez Ukrayna halkının Almanların aşağısında olduğunu, Ukraynalıların yarım maymun olduklarını ve onların "zencilere yapıldığı gibi kırbaçla idare edilmesi" gerektiğini söylemiştir.
Мисаки часто втихаря пробиралась ко мне домой. Misaki bazen gizlice evime benimle oynamaya gelirdi.
Не переживай. Такое часто бывает. Endişelenme, her seferinde olur.
Я часто туда хожу. Oraya sık sık giderim.
Это мы часто слышим. Bunu da sık duyarız.
Инвесторы подобные вам часто держат счета под вымышленными именами. Sizin gibi yatırımcılar hesaplarını genellikle sahte isimler altında tutarlar.
Ты часто чувствуешь, что жертвуешь свою настоящую личность. Sürekli, gerçek kimliğini feda etmişsin gibi hissettiğinin farkındayım.
Они часто наказывали его, запирая в темном чулане. Genelde onu küçük, karanlık bir odaya kilitleyerek cezalandırırlar.
Такой вопрос мне не часто задают. Bu soru bana çok sık sorulmaz.
С американскими девушками, ты часто занимаешься сексом? Amerikalı kızlarla, çok sık seks yapar mısın?
Гениев часто не понимают. Deha hep yanlış anlaşılıyor.
Часто ли меня били? Hangi sıklıkla beni dövdüler?
Моя жена часто ходит в парикмахерскую. Karım o salona çok sık gider.
Парни, занимающиеся охранными системами, часто оказываются бывшими полицейскими. Ev güvenlik işleriyle uğraşan çoğu kişi eskiden kanun adamı çıkıyor.
Члены экипажа Бойлен и Уайт часто опаздывают на дежурства. Tayfa Boylen ve White genellikle, vardiyalarına geç kalırlar.
Да, ты часто там бываешь? Evet, oraya sık gider misin?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.