Sentence examples of "çıkış noktası" in Turkish

<>
Şehri terk edecek çıkış noktası var. Три выхода, чтобы покинуть город.
Füzenin çıkış noktası için koordinatları onayla. Подтвердите координаты источника пуска ракеты Чехова.
Buzulun çıkış noktası deniz seviyesinden 4000 m yüksekte, Büyük Fiescherhorn'un doğu yamacıdır. Зона питания ледника Фишер начинается на высоте около 4000 метров над уровнем моря, на восточном склоне Гросс-Фишерхорна.
Çıkış Noktası. Double Ratchet Algoritması, 2013 yılında Trevor Perrin ve Moxie Marlinspike (Open Whisper Systems) tarafından geliştirildi ve Şubat 2014'te Signal Protokolünün bir parçası olarak tanıtıldı. Алгоритм Двойного Храповика был разработан в 2013 году Тревором Перрином и Мокси Марлинспайком, создателем некоммерческой организации разработчиков открытого программного обеспечения Open Whisper Systems.
Tungsten, bütün elementler içinde en yüksek erime noktası olan elementtir. У вольфрама по сравнению с другими элементами самая высокая точка плавления.
Evet, ama ayrıca yüzünü tedavi ettirdim ve sana bir çıkış imkânı sundum. Да, а еще я подлатал тебе лицо, и дал возможность выбраться.
Herkesin bir zayıf noktası vardır. Слабое место у всех есть.
Bu tek çıkış yolu! Это единственный путь наружу.
Trenton, Philadelphia'ya bir saldırı için başlangıç noktası olarak hazırlanıyordu. Трентон должен был стать отправным пунктом для нападения на Филадельфию.
Hayır, dostum, adamlar gece yarısı çıkış yaptılar. Нет, не выйдет, ребята выехали посреди ночи.
Janice'in zayıf noktası ne olabilir sence? А у Дженис какое слабое место?
Size çıkış planımızı anlatacağım. Я объясню стратегию отхода.
Obezlerin, yalancıların, sarhoş sürücülerin, Ohio State destekçilerinin ortak noktası ne? Патологическая ложь, пьянство, голосование за Буша, что между ними общего?
Yapmamız gereken şey buradan bir çıkış yolu bulmak. Что нам нужно - так это выбраться отсюда.
Bir referans noktası oluşturmalıyım. Мне нужна точка отсчета.
Bir çıkış aramıyoruz ki. Мы не ищем выход.
Yüzyıllar boyunca dünya tarihinde dönüm noktası oluşturmuş eşi benzeri görülmedik karşılaşmalar olmuştur. Всякий раз их встреча представляет собой важный поворотный пункт в мировой истории.
Orası tek çıkış yolumuz. Это единственный путь отсюда.
Zayıf noktası da bu. Это его слабое место.
En yakındaki acil çıkış kapısını bulun ve bir kumaşı ıslatıp burnunuzu ve ağzınızı kapatın. Найдите ближайший аварийный выход, намочите кусок ткани и закройте им нос и рот.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.