Sentence examples of "çok az" in Turkish

<>
Bu son birkaç yıldır birbirimizle çok az konuşuyorduk. Эти последние несколько лет, мы едва разговаривали.
Şu an çok az şaka yapılıyor genelde kısa ve öz bilgiler veriliyor daha çok veda ediliyor. Тем, кто живут на берегу, советовали уехать, волны могут достигать до, 6 метра, а скорость ветра превышает метров в час.
Katılımcılara göre iki gün, Kolombiya'daki yerli dil dijital aktivistlerinin zorluklarını yansıtmak için çok az bir süreydi. По словам участников двух дней оказалось явно недостаточно для того, чтобы в полной мере осветить все проблемы, с которыми приходится сталкиваться активистам возрождения индейских языков в Колумбии.
O zaman, savaş ve siber dünya üzerine uzmanlığı olan gerçekten çok az insan vardı; В то время было всего несколько человек, обладающих экспертизой в военных и кибер законах.
Düşündüğüm gibi. Çok az mühim bir mesele münasip olan en iyi yöntem ve klasik usül. Я так и думал, с какой-то нелепицы, решить которую позволит лишь старая добрая...
Çünkü sen aracın plakasını almadın, Onları bulmak için çok az şansımız var. И так как ты не запомнил номеров, вряд ли мы их отыщем.
Küreğimle burada çok az servet kazanabiliriz değil mi? Клянусь лопатой, удача нас тут не ждёт.
Çok az kaldı, polisin işimize karışmaması gerek. Мы слишком близко, чтобы позволить полиции вмешаться.
Komşular onu çok az görüyormuş. Соседи его практически не видели.
Biliyorsun ki, saat sonra hayatta olma şansı çok az. Вы прекрасно знаете, что спустя часа шансов почти нет.
Yapacak çok az şeyi varmış, çok az hobisi varmış diyorlar. Говорят, ему там нечего делать и ничто его не занимает.
Yaprakların yok olmasıyla bölge de çoraklaşır ve hayvanlar için çok az besin kalır. Как они исчезают, так земля становится бесплодной, немного животных смогут питаться.
Çok az sivil onları bulabilir. Немногие гражданские могут такое заполучить.
Çok az kaldı. Bundan çok daha gürültülü ağlayabilirim. Да нет, я могу кричать гораздо громче.
bin dolar bir terörist saldırısı düzenlemek için çok az para ama bir konsept kanıtı için oldukça iyi para. долларов - небольшие деньги в качестве оплаты за выполнение терракта, но хорошие деньги за доказательство работы концепта.
Bu üç şırınga çok az miktarlarda ketamine içeriyor sizin ve onun kanında bulduklarımızın aynısı. В этих трех шприцах найдены следы кетамина, обнаруженного в вашей крови и его.
Biliyorsun ki çok az kişinin böyle bir şansı oluyor. Очень мало людей получают такую возможность, ты знаешь.
Bu kadını çok az tanıyordum. Я едва знал эту женщину.
Hareketli sperm sayısı çok az. У вас мало подвижных сперматозоидов.
Varoşlardan kurtulmak çok zordu çünkü çok az iş imkanı vardı, hele de vasıfsızlar için hiç yoktu. Сложно было избежать нищеты из-за малого количества рабочих мест а для неквалифицированных - работы не было вовсе.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.