Sentence examples of "ödünç aldığımı" in Turkish

<>
Yani çaldığını. -Hayır, ödünç aldığımı. Нет, я хочу сказать, позаимствовал.
Ne oldu? O işe birini aldığımı söylemek istedim sana. Я просто хотела сказать тебе, что я выбрала претендента.
O halde cep telefonunuz var mı? ödünç alabilir miyim? У вас есть сотовый, который я могла бы одолжить?
Çaldıklarını benim mülkümde sakladın ve şimdi de neden aldığımı mı merak ediyorsun? Ты спрятал награбленное у меня и спрашиваешь, почему я его забрала?
Ödünç alabileceğim bir giysin var mı? А ты случайно шмоток не одолжишь?
Yanında yer aldığımı biliyorsun. Tabiatının ya da yetiştirilme tarzının hangisi galip gelirse gelsin, bir önemi yok. И ты знаешь, что я буду рядом неважно, природа или воспитание одержат внутри тебя верх.
Geçen yıl yolculuk rehberimi ona ödünç vermiştim. Kuzey italya. В прошлом году я одолжил ему свой старый путеводитель.
Tecrübelerime dayanarak, bu tür şeylerin kokusunu çok iyi aldığımı söylüyorum. Tamam. Я просто хочу сказать, что у меня нюх на такие вещи.
Baba, arabayı ödünç alabilir miyim? Папа, можно взять твою машину?
İşim bittikten sonra, buraya uğrayıp ne aldığımı göstermeme ne dersin? Хочешь, я заеду, покажу что купил на обратном пути?
Polis, diğer kamu kurumlarından kamyon ödünç alma başvurusunda bulunuyor. Полиция просит одолжить им грузовые машины из других департаментов правительства.
O piercingi kimden aldığımı bilmek ister misin? Хочешь узнать откуда у меня этот пирсинг?
Birkaç "aksesuarını" ödünç alsam yeterli. Мне просто нужно одолжить кое какие аксессуары.
Kiler, C katı. Ekibime neden seni aldığımı biliyor musun Sarah? Ты знаешь почему я взял тебя в свою команду, Сара?
Ya da kendi başıma, eğer bana Sykes'ı ödünç verirseniz. Или могу справиться сам, если вы одолжите мне Сайкс.
Benim A aldığımı demek istiyor. То есть я получил пятерку.
Hayır, yalvar, ödünç al ve çal, Ben senin aradığın adamım. Нет. Просить, одалживать и воровать - вот для чего я тебе нужен.
Gel ve ne aldığımı gör. - Niye okulda değilsin? Пап, иди, посмотри, что у меня тут!
Satchmo'yu ödünç alabilir miyim? Можно мне одолжить Сатчмо?
Bu gece için yeterince şeker aldığımı sanıyordum. Я думала, что купила достаточно конфет.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.