Sentence examples of "önemli" in Turkish with translation "важнее"

<>
Çocuklar, Ryan ile kayıt'tan daha önemli ne var? Детки, что может быть важнее записи с Райаном?
Peki ölü nişanlınız benim yaşayan çocuklarımdan daha mı önemli? Значит, ваша мёртвая невеста важнее моих живых детей?
Dostluğun benim için bu hastadan daha önemli. Твоя дружба для меня важнее этой пациентки.
Ama sonuçta aileden daha önemli bir şey yoktur. И в конечном счёте нет ничего важнее семьи.
Onun için bu, kendi canından ve kanından daha önemli. Это для него важнее, чем его плоть и кровь.
Onlar için yemekten de, uykudan da önce gelirdi hayatlarındaki en önemli şeydi. Для них это важнее еды, важнее сна, важнее всего на свете.
Resmin ressamdan çok daha önemli olduğunu kendin de söylemiştin ya. Ты сама говорила, что судьба картины важнее судьбы художника.
En iyi arkadaşının düğününden daha önemli ne var? Что может быть важнее свадьбы твоих лучших друзей?
Fakat onun için önemli olan genç işçilerle olan ilişkilerdi. Но для него самого был гораздо важнее контакт с молодыми рабочими.
Kendi görevleri çok daha önemli zanneden aptal bir köpek. - ve cidden öyleler. - Wilfred... Глупая псина, считающая, что её обязанности намного важнее, чем они есть на самом деле.
Onlar için, sizin güvenliğinizden daha önemli hiçbir şey yok. Вы знаете, для них нет ничего важнее вашей безопасности.
Parsa senin için, çocuklarını korumaktan daha mı önemli? Парса для вас важнее, чем безопасность ваших детей?
Bu aptal birkaç işten daha önemli değil mi? Это не важнее, чем какая-то дурацкая работа?
Senin için önemli olan şeyin bu olduğu aşikar. Очевидно, для тебя это - важнее всего.
İki insan arasında dürüstlükten daha önemli birşey yoktur. В отношениях между людьми нет ничего важнее честности.
Özel hayatımızın önemli olduğunu düşünüyoruz ama bu konuda bir şey yapmıyoruz. Личная жизнь гораздо важнее, но мы не работаем над ней.
Ama burada Los Angeles saldırısı da önemli, belki de daha fazla. Но, возможно, наступление здесь, в Лос-Анджелесе, даже важнее.
Doğru ya. Bir an için işinin dostlarından daha önemli olduğunu unutmuşum. Я совсем забыла, что твоя работа теперь гораздо важнее друзей.
Bu edebiniz ve dürüstlüğünüzün şov korosu yarışmalarını kazanmaktan daha önemli olması hakkında. Понимать, что порядочность и честность важнее, чем победа на соревнованиях.
Ve unutmayın, lisans hasılattan çok daha önemli. И запомните, что лицензии намного важнее выручки.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.