Sentence examples of "öylece" in Turkish with translation "просто"

<>
Sam, Ölüm ruhunu öylece geri koymadı tamam mı? Сэм, Смерть не просто засунул в тебя душу.
Pekâlâ, orada öylece oturup içerek şeytanlarını def edemezsin, tamam mı? Ок, нельзя просто сидеть на стуле и поить своих демонов. Ясно?
Nasıl öylece atıp iptal eder anlaşmayı? Как он может просто отменить сделку?
Onca insanın gözü önünde bir adamın kafasına sıkıp öylece çekip gidebiliyor musun yani? Ты всадил пулю в голову человеку на глазах у всех и просто ушел?
Kaçtın ve onu orada öylece bıraktın. Ты просто сбежал и бросил её.
Ve sen onu öylece verdin. И ты просто отдал ее.
Biz öylece ön kapıdan çıkıp gideceğiz değil mi? Мы просто выйдем через переднюю дверь, да?
Ne yani, oraya öylece gidip Grayson'ları vuracak mısın? Ты что собираешься просто прийти туда и убить Грейсонов?
Annem ve kız kardeşim ise orada öylece durup gülmekle yetinmişlerdi. Мои мама и сестра просто стояли и смеялись надо мной.
Dwight onu temelli olarak gömerken burada öylece oturacak mıyız? Просто будем сидеть и позволим Дуайту похоронить её навсегда?
Öylece etrafta koşuşturup, aynen ilk kibrit kutusunu bulmuş ateş çocuk gibi ortalığı ateşe veriyorsun. А просто бегаешь вокруг и все поджигаешь, словно чокнутый подросток, нашедший коробку петард.
Bıçağı öylece, Rebecca ve Jack'le bırakmalı mıyız? Может, просто оставить нож Джеку и Ребекке?
Dr. Brennan, sadece o kadar önemli birisinin öylece kaybolamayacağını söylüyor. Доктор Бреннан просто удивлена как кто-то настолько выдающийся мог просто исчезнуть.
Tamam, belki de onu öylece salabiliriz, bu yüzden onu kaçırmış sayılmayız. Хорошо, мы можем просто его освободить, тогда это не будет похищением.
Bazı adamlar, ellerini öylece ya omzuna ya da beline koyarlar ama orada biraz baskı olmalı. Некоторые мужчины просто кладут руку на плечо или спину, но эти объятия должны быть крепкими.
Bobby Newport, bu seçimin de sizden kendisine öylece verilmesini istiyor. Бобби Ньюпорт хочет, чтобы вы просто отдали ему эти выборы.
Şu Ross isimli irice olan, neden diğer beş arkadaşını öylece yemiyor? Почему Росс, самый большой из друзей просто не съест остальных пятерых?
Ne yani, Jane'in katilinin adını yazıp öylece bırakıp adamın elini kolunu sallayarak gitmesine izin mi vereceğiz? Так что, мы просто напишем имя убийцы Джейн в деле и оставим его гулять на свободе?
yılı Paskalya öncesi bir öğleden sonra on üç yaşındaki Alison Carter evden çıktı ve öylece kayboldu. Извините. Однажды, перед Пасхой года, -летняя Элисон Картер вышла ее дома и просто исчезла.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.