Sentence examples of "şeyimi feda ettim" in Turkish

<>
İyi bir anne olmak için her şeyimi feda ettim. Я пожертвовала всем, что бы быть хорошей матерью.
Seni büyütmek için her şeyimi feda ettiğimi nasıl unuttun? Неужели ты забыл, чего стоило мне вырастить тебя?
Seni ararken hayatımın yarısını feda ettim zaten. Я пожертвовала ее половиной в поисках тебя.
Hayatımızı sizin için feda ettim çocuklar. Я ради вас живу, ребята.
Çok şey feda ettim. Но я стольким пожертвовала.
Sırf hayatta kalman için kendimi feda ettim, sense sana verdiğim hediyeyi çöpe atıyorsun. Я умер, чтобы ты мог жить, а ты не использовал этот дар.
Sence ben ne feda ettim? Чем вы думаете я пожертвовал?
Kolumda bir renk değişimi fark ettim de. Я заметил обесцвечивание кожи на своей руке.
Bizi kurtarmak için her şeyini feda ettin. Ты всем пожертвовала, чтобы спасти нас.
Çalışma odamı, her şeyimi olduğu gibi seviyorum. Мне нравилась моя жизнь, вот и всё.
Evet. Otobüs durmadan hemen önce fark ettim. Я заметила его незадолго до моей остановки.
Bunlar bana zevk veriyor, ama ayrıca günlük hayatta yapabileceğim bir şeyi feda etmemi sağlıyor. Всё это приносит мне радость. Но вместе с тем это то, чем можно пожертвовать.
Jay her şeyimi aldı elimden. Джей отнял у меня всё.
Beni eli yüzü düzgün bir kadın olarak tanıyınca Tanrı'ya temiz bir başlangıç için dua ettim. Раз уж сделал из меня порядочную женщину, я молила Бога о начале новой жизни.
Herkes vezirini feda edebilir, Josh. Каждый может пожертвовать ферзем, Джош.
Bu aile için her şeyimi verdim. Я все отдал этой семье. Все.
Sizi tedavi ettim, o yüzden lütfen buradan hemen gidin. Я поняла вас, теперь, прошу, убирайтесь отсюда.
Ama muhakkak hayatını bilim için feda edecek birkaç manyak bulabilirler öyle değil mi? Но они ж могут найти какого-то чокнутого, который пожертвует жизнью ради науки?
Yapabildiğim her şeyi yaptım, paramı tutmaya çalıştım ama sonra dedim sikerler. Bir zar attım. Her şeyimi koydum. Я боролся, старался держать все вместе, но в итоге поставил на кон все, что имею.
Bazen küçük bir mutluluk elde ettim ve bununla yetinmek zorundayım gibi geliyor. Bundan sonra, hayatım tekdüze olacak. Иногда мне кажется, что свой кусочек счастья мне уже достался, и теперь меня ждёт сплошная рутина.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.