Sentence examples of "Casusluk yapmak" in Turkish

<>
Washington'a casusluk yapmak için gönüllü olmadı. Она не собиралась шпионить на Вашингтона.
Casusluk yapmak için size gönderildim, efendim. Меня послали шпионить за вами, сэр.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Çok basit bir casusluk hilesi dostlar. Это всё шпионские штучки, друзья.
Hayır. Şirketim tarifi almak için ne gerekiyorsa yapmak istiyor. Моя компания хочет сделать все, чтобы получить рецепт.
Ben Isabel George, CIA Karşı Casusluk Birimi müdürüyüm. Я Изабель Джордж, начальник Управления контрразведки ЦРУ США.
Bazen satıcılar kendi özel karışımlarını yapmak için kokainle başka uyuşturucuları karıştırır. Иногда дилеры смешивают кокаин с другими наркотиками, делают свою смесь.
Callie için casusluk yapıyor. Будто шпионит для Келли.
Nerede yapmak istersem, orada yaparım. Я могу заниматься, где пожелаю.
Kaçakçılık, haraç, insan kaçakçılığı, casusluk. Контрабанда, вымогательство, торговля людьми, шпионаж.
Onu buranın idarecisi yapmak için anlaşmışlardı. Они согласились сделать его здешним губернатором.
Chuck'ın dünyası ve casusluk dünyası. Мир Чака и мир шпионов.
İnanılmaz bir yaratıktı ve onunla ilgili bir müzikal yapmak çok parlak bir fikir. Она была потрясающим созданием, и это великолепная идея сделать о ней мюзикл.
Çocukluğumuzdan kalma eski gizli casusluk yüzüğü. Старое доброе кольцо шпиона из детства.
Beni astronot mu yapmak istiyorlar? Они хотят меня сделать астронавтом?
Casusluk falan yapmıyorum. Hepsini senden duydum zaten. Я не шпионил, просто услышал вас.
Bir seri test yapmak zorundayız. Мы должны сделать ряд тестов.
Ama casusluk için değil. Но не для шпионажа.
Bir işi yapmak vardır bir de yapmamak vardır. Bu kadar! Есть дело, которое надо раскрыть, и больше ничего!
Yani casusluk kanında var. Шпионаж в его крови.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.