Sentence examples of "Hava sıcak" in Turkish
"Bugün hava çok güzel... Çok sıcak değil". "Böyle güzel havalarda kendimi asmak iyi olurdu."
"А хорошая сегодня погода... Не жарко"... - "В такую погоду хорошо повеситься..."
Hindistan'ın Sıcak Hava Dalgası Ölümcül Afetlerde Beşinci Sıraya Yükseldi
Аномальная жара в Индии стала на сегодняшний день - й в мире по количеству смертей
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur.
Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Tüm ülke sıcak hava dalgasıyla boğuşurken, hoş bir görüntü.
Глобальное потепление или перенаселение В Индии жара усиливается, а количество жертв увеличивается.
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi.
Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Cesedin bulunduğu Tierra Caliente (Sıcak Toprak) olarak bilinen bölge, son yıllarda yerel hükümet ve suç örgütleri arasındaki gizli anlaşma ithamları ve suç oranındaki aşırı yükselme ile Michoacán'daki en tehlikeli bölgelerden birisi sayılmakta.
Район, в котором было обнаружено его тело, известен в народе как Tierra Caliente (Горячая земля) и является одним из самых кровопролитных в штате Мичокан, где за последние несколько лет наблюдается несоразмерный всплеск криминальной активности и обвинений в сговоре между местными органами власти и организованной преступностью.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu.
Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Şubat sonuna doğru, devlet sıcak hava dalgasıyla başa çıkmak için tek bir hedefle hazırlıklara başladı:
В конце февраля правительство начало подготовку к борьбе с аномальной жарой всего лишь с одной целью:
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu.
Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Esanov dışarıda (soğukta) çok uzun süre bekledi ve bir anda sıcak bir yere girdi.
Эсанов слишком долго оставался в очереди снаружи и неожиданно вошёл в тёплое помещение.
Helena'nın hava kuvveti sana söylendiği gibi müthiş olmanın yakınında bile değil.
Воздушные силы Елены ни капли не страшны, как ты говорил.
Hava durumundaki son gelişmeleri sunman gerekmiyor mu senin, Brandi?
А тебе разве не нужно заняться прогнозом погоды, Бренди?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert