Sentence examples of "Kulağa" in Turkish

<>
Evlenme teklifi olarak kulağa daha iyi geliyorsa evlenme teklifi diyelim. Если лучше звучит в качестве предложения, тогда это предложение.
Biliyorum, biliyorum kulağa garip geliyor ama devamlı sesler duyuyorum. Знаю, это звучит странно, но я слышу голоса.
Bu kulağa bahane gibi geliyor. Ama Nina ile olan şey... Это прозвучит как оправдание, но эта тема с Ниной...
Yani, telefonda kulağa daha az çekici geliyordun. Ну, по телефону ты звучала менее привлекательной.
Her ne kadar kulağa bencillik gibi gelse de, artık sadece bana yemek yapacağı için mutluyum. И рискуя показаться эгоистичным, я рад, что теперь готовить она будет только для меня.
Kulağa sanki onu bulabilrmişiz gibi geliyor, The Beast öldürmede kullanabiliriz. Похоже, найди мы его, мы могли бы убить Зверя.
Son anda kulağa oldukça lezzetli gelmiyor mu? Разве не аппетитно звучит в последнюю минуту?
Ben avukat değilim ama kulağa görev başında ihmal gibi geliyor, değil mi? Теперь, я не адвокат, но это звучит как халатность, нет?
Kulağa salakça gelebilir, ama "sadece kendin ol" a ne oldu? Может прозвучит глупо, но как же совет "просто будь собой"?
Kulağa çılgınca gelebilir ama ben bir deniz biyologuyum. Bu şeyi inceliyorduk. Звучит безумно, но я океанолог, и в этом разбираюсь.
Oh, Tanrım, bu hikayeyi yıldır anlatıyorum ve kulağa nasıl geldiğini daha yeni farkettim. О боже, я рассказывала эту историю лет и только сейчас услышала как это звучит.
Kulağa çılgınca geliyor, ama gerçek Keyes, inan. Это странно звучит, Киз, но это правда.
Evet, dostum, bu kulağa doğru olmak için oldukça bilimsel geliyor. Да, чувак, это звучит достаточно научно, чтобы быть правдой.
Bunun ne demek olduğunu bilmiyorum ama kulağa iğrenç geliyor. Не знаю, что это значит. Но звучит отвратительно.
Bunun kulağa nasıl geleceğini biliyorum ama hepsi onun adetleriyle ilgili adetleri, onun nasıl batıl inançlı birisi olduğuyla... Я знаю, как это звучит, но все его ритуалы, то, каким суеверным он был...
Biliyorum kulağa tamamen saçma geliyor ama düşün bir kere. Знаю, звучит безумно, но подумай об этом.
Bunun kulağa tuhaf geldiğini farkındayım ama bana güvenin; bu bilimde yer etmiş en iyi ilkelerden biridir. Понимаю, это звучит странно, но поверьте мне - это один из лучших установленных законов науки.
Bu kulağa garip gelecek. Ama sana söylemeliyim. - Evet. Ладно, звучит странно, но я должен сказать тебе.
Doğru, tamamen özgürlük kısmı kulağa tamamen yokluk planı gibi geliyor. Верно, но абсолютная свобода звучит, как абсолютное отсутствие плана.
Biliyorum kulağa kötü geliyor, ama o artık seni ilgilendirmez. Это звучит неприятно, но она больше не твоя забота.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.