Sentence examples of "Sarhoş" in Turkish

<>
Bizim ilk randevumuzda, onun tek yaptığı sarhoş olup beni golf sahasına götürmek olmuştu. На нашем первом свидании, он напился и повёл меня на поле для гольфа.
Tamam ama adam henüz sarhoş değil ki. Да, но он еще не пьян.
Belki de o sarhoş pislik devirdi oraya. А может этот пьяный придурок ее уронил.
Sarhoş bir aptala bulaşmak hiç akıllıca değildir, Shawn. Никогда не стоит ссорится с пьяным идиотом, Шон.
Beni hiç sarhoş gördün mü? Hayır ama belli ki karaciğerini incitecek kadar içmişsin. Нет, но, похоже, ты выпил уже столько, что угробил печень.
Hayır, sarhoş olacak ve evine kumar oynayacak. Evi kaybedecek. Нет, он напьется и проиграет дом в азартной игре.
"Ne derdim var da Allahın her gecesi sarhoş bir halde isimsiz ilişkilere yelken açıyorum? что со мною не так, у меня только пьяные анонимные кратковременные встречи каждую ночь?
Bu sene Philip'in sarhoş olup düşmesi üçüncü kez oldu. Три раза за этот год Филип напивался и отключался.
Baba her zamanki gibi Şükran Günü tatilinde sarhoş oldu. Отцы всегда напиваются на День Благодарения это праздничная традиция.
Şimdi izninle gidiyorum, benim bir saat önce sarhoş olmam gerekiyordu. Теперь, извините меня, Я собирался напиться еще час назад.
Çünkü idare, milletin içkilerinin buzsuz olması gerektiği yönünde karar aldı. Daha çabuk sarhoş olsunlar diye. Поскольку руководство определило что когда люди пьют напитки без льда, они становятся пьяны слишком быстро.
Aslında, o ilaçların etkisinde olacak, ben sarhoş olacağım... Вообще, она будет на препаратах, я буду пьяна...
İdrar testi yapmak için sarhoş birisinin pantolonunu mu çaldın, Shawn? Кража штанов пьяного парня для анализа мочи - серьезно, Шон?
Sabah karşı'e kadar buradaydım, sarhoş turistlere kokteyl servisi yapıyordum. Здесь до утра, делал коктейли для толпы пьяных туристов.
Geçen hafta sarhoş olup ona ilan-ı aşk etmiştin, hatırlıyor musun? - Hayır. Помнишь прошлую неделю, когда ты напился и сказал ей, что любишь ее?
Hep geç kalıyorum genelde de sarhoş. Я всегда опаздываю и обычно пьян...
Memur Weaver'ın sokakta sarhoş olduğunu ve veba hakkında kehanette bulunduğunu söyledi. Офицер отметился на улице, где пьяный Уивер проповедовал приближение чумы.
Dinleyin, Bay Grey kayınbiraderime sarhoş gibi görünmesi için bir şey içirdi. Послушайте, мистер Грей опоил моего зятя, чтобы тот казался пьяным.
Eğer bu gece şarabı fazla kaçırdığım için bu kadar sarhoş olmasaydım sana bu mektubu asla yazamazdım. выпил так много вина сегодня", иначе я никогда бы не написал этого.
Annem geleneksel köpekbalığı yüzgeci çorbası yapacak ve babam da sarhoş olup kötü bir Borat taklidi yapacak. Мама приготовит традиционный суп из плавников акулы, а отец напьется и будет неумело пародировать Бората.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.