Sentence examples of "Verdiği yetkiye" in Turkish

<>
Jeffersonian'da geçirdiğim zamanın bana verdiği yetkiye dayanarak seni uyuyamama sorunu ilan ediyorum. Силой данной мне институтом Джефферсона, я приказываю вам погрузиться в сон.
Sezar ve Romalıların bana verdiği yetkiye dayanarak Senatör Gaius Prospectus olarak sizi azat ediyorum. Властью данной мне Цезарем! Сенатом, римским народом и всему подобное освобождаю вас.
Pekala New York eyaletinin bana verdiği yetkiye dayanarak sizi tekrar aile ilan ediyorum. Итак, в соответствии с законодательством штата Нью-Йорк, ваша семья официально воссоединилась.
Babamın sana verdiği şeye. Что дал тебе отец.
Ben de New York Belediyesinin bana vermiş olduğu yetkiye dayanarak sizi karı-koca ilan ediyorum. Тогда, властью, данной мне штатом Нью-Йорк, объявляю вас мужем и женой.
Kızın bana verdiği adres bu. Она дала мне этот адрес.
Bayan Taylor, onun adına konuşmak için tüm yetkiye sahip. У мисс Тейлор есть все полномочия говорить от его лица.
Birinin bana verdiği bir isim. Кто-то дал мне его имя.
Böyle bir yetkiye sahip değilim. я не обладаю такой властью.
Bu bize katıların verdiği isim. Это прозвище нам дали твердые.
Burada hiçbir yetkiye sahip değilsin. У вас нет здесь полномочий.
Çalıştım. - Bu öğleden sonra verdiği ifadeyle ilgili bir görüşünüz var mı? И каково ваше мнение о его показаниях, которые он давал сегодня днём?
Yasal yetkiye sahip bir tanık gerekli. Тебе нужен свидетель с юридическими полномочиями.
Bray Ailesi'nin kütüphaneye verdiği, değil mi? Которую семья Брей отдала библиотеке, верно?
Bunun için gerekli yetkiye sahip değilsin... Но у тебя же нет допуска...
Oren Mallory'nin bize verdiği hasta kayıtlarından hastaların listesini çıkarıyordum. Я проверила список пациентов, который дал Орен Мэллори.
Ben de Washington eyaletinin bana vermiş olduğu yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum. Тогда властью, данной мне штатом Вашингтон, Я объявляю вас мужем и женой.
Bay T'nin bana doğum günümde verdiği bir şey. Его подарил мне мистер Тодд на день рождения.
Raja'nın, ailemin hayatını risk etmen için sana verdiği, 000 dolar neydi peki? Не тебе ли Раджа дал тысяч баксов, ради которых ты рисковал моей семьёй?
Babamızın, Lincoln Center için verdiği tüm para ne olacak? Что насчет тех денег, которые отец отдал Центру Линкольна?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.