Sentence examples of "Yönetim kurulunu" in Turkish

<>
Yönetim kurulunu buna ikna etmekte zorlanırım. Совет будет трудно в этом убедить.
Yönetim kurulunu, fabrikanın halka arzı konusunda oy kullanmaya ikna etmeye çalışıyorum. Я провожу голосование на совете директоров, чтобы принять выкуп завода работниками.
Hindistan devletinin Ulusal Afet Yönetim Merkezi'inin web sitesinde bildirdiğine göre, küresel iklim değişikliğine bağlı olarak, ülke daha şiddetli ve daha sık yaşanan sıcak hava dalgaları yaşıyor. Правительство Андхра - Прадеша запустило кампанию, в которой призывало людей оставаться в помещениях, пить много воды, использовать зонтики и покрывать тело и голову, чтобы избежать солнечного удара.
Ama aynı zamanda sonuçlarını da düşündüm. Yönetimden gelecek soruları, disiplin kurulunu ve aileni düşündüm. Но я также думал о последствиях вопросах от директора, школьном совете, твоих родителях.
Yönetim katını ele geçirdiler, kimyasal akışını durdurdular! Они захватили этаж управления и остановили распыление химикатов!
Ona yönetim karar verir, Bay Leth. Это уже решать Менеджменту, мистер Лет.
Söylemiştim! Yönetim kuruluna hesap veriyorum! что должна отчитаться перед советом директоров.
Polis ve yönetim tecrübeli elemanlar arıyor. Полиция и администрация ищут опытных сотрудников.
Ama yönetim kurulunun üç üyesi açıkça Aksel Bruun'u destekliyor. Но три члена совета директоров на стороне Акселя Брууна.
Okul yönetim kurulu salondaki havalandırmanın tam altında oturuyor. Школьный совет сидит прямо под вентиляцией в спортзале.
Soylent Şirketi'nin bir yönetim kurulu üyesi bir et kancasıyla parçalandı! Член правления корпорации Соя был забит насмерть крюком для мяса!
Hastane yönetim kurulu başkanı bugünkü afetten, kimsenin kazanç elde etmeyeceğine karar verdi. Президент совета директоров больницы заявил, что мы не станем наживаться на трагедии.
Eğer o böyle bir yönetim sistemi oluşturmasaydı, biz şu anda bunu... Если бы он не основал такую форму правления, мы бы не...
Seth'in yönetim şeklini asla onaylamıyorum. Я не одобряю правление Сета.
Bana sorarsanız, Yönetim yok, sadece koca kafalı bir bücür var. По-моему, никакого начальства вообще нет - только коротышка с распухшей головой.
Ve benim yarin yönetim kurulu toplantim var. А у меня завтра собрание совета директоров.
Sana söylüyorum Hudsucker yönetim kurulu bir şeyler planlıyor. Совет директоров "Хадсакера" ведет какую-то игру.
Daha sonra yönetim ofisinde bir parti olacak. Позже, намечается вечеринка в здании администрации.
Evet, bu yeni bir pilot program. Yönetim kendi derslerimizi oluşturmamızı istedi. Biz de onları tahtaya yazdık. Да, администрация хочет, чтобы мы сами придумывали занятия, и мы записываем темы на доске.
Bu yönetmeliklere göre şirketin kurucusu olarak yönetim kuruluna dördüncü bir kişiyi kabul etmeye tek taraflı bir hakkın var. Согласно уставу компании, ты, как основатель, обладаешь правом в одностороннем порядке ввести четвёртого члена правления.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.