Sentence examples of "aşık" in Turkish

<>
Roz, bana sen aşık olmuşsun gibi geldi. Роз мне так кажется, что ты влюбилась.
Ve bana aşık oldu çok derinden hem de. И она влюбилась в меня, очень сильно.
Pamuk Prenses'in gerçekten kime aşık olduğunu biliyorum! Я знаю, кого Белоснежка по-настоящему любит.
Kendisi uşağım da değil, bana aşık da değil. Он мне не слуга и не влюблен в меня.
Genç bir kadına aşık oldum ve, San Juan'a taşınıyoruz. Я влюбился в деву помоложе и мы переезжаем в Сан-Хуан.
On beş yaşımdayken, okulda Delphine diye bir kıza aşık olmuştum. В лет я был влюблен в Дельфину, девочку из школы.
Bana deli gibi aşık olduğunu fark edeceksin. И поймешь что безумно влюблена в меня.
Evlat, Ms. Lipp'in dediği gibi, hepimiz aşık oluruz. Сынок, как сказала мисс Липп, мы все влюбляемся.
Hayır, çünkü kadınlara aşık olan adamları kitaba nasıl yazacağımı bilirim. Нет, я умею изображать мужчин, в которых влюбляются женщины.
Aslında, aptal görünmeyi istemiyorsan aşık olmayı hak etmiyorsun demektir. Если боишься выглядеть глупо, значит, не заслуживаешь любви.
Bana aşık olmak istemiyorsun; ama aşıksın işte. Ты не хочешь любить меня, но любишь.
Ne demek böyle, birdenbire, sana aşık değilim? Что значит вдруг "я тебя не люблю"?
O halde sen bana aşık olmaktan da öte duygular içindesin. Значит, Ваши чувства ко мне больше, чем любовь.
Powell, Thorn'a kafayı takmıştı. Belki aşık olmuş bile olabilir. Пауэлл был одержим Торном, возможно даже влюблен в него.
Ne yani, öyle birden aşık olup anında hapise atılan bir kadın için üzgün değil misin? Так ты не расстроен, что влюбился в женщину, которую тут же посадили в тюрьму?
Onu kandırıp, kendine aşık edip yeniden küçük düşürmesini mi sağlayayım? Чтобы ты мог влюбить её в себя и унизить ещё раз?
Demek istiyorum ki; aşık olmak istiyordun ve Afganistan'dayken aşık oldun da. Ну я просто говорю, что ты хотел влюбиться что и сделал в Афганистане.
Bir de seni kendime aşık etmek, kendini öldürmene engel olmak ve portakal suyu içmeni sağlamak var. Это - влюбиться в меня, остановить тебя от суицида, или заставить тебя выпить апельсиновый сок.
Teşekkürler, almayayım. Son dakikada harıl harıl hediye arayan bir aşık, hayatta uğraşmak istediğim son şey. Последнее, с чем я хочу возиться, это паникующий влюбленный, в последнюю минуту ищущий подарок.
Hepiniz aşık olmanın nasıl bir şey olduğunu unuttunuz mu? Неужели вы все забыли, что значит быть влюбленным?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.