Sentence examples of "ben bakacağım" in Turkish

<>
İcabına da bizzat ben bakacağım. И я за этим прослежу.
Mattias'ın çaresine ben bakacağım. Я позабочусь о нем.
Öldüğün zaman, senin işlerine ben bakacağım. Я присмотрю за твоими делами, когда ты отойдёшь на тот свет.
Sen atları hazırla, ben diğerlerine bakacağım. Готовьте коней, а я поищу остальных.
Ben yükleme bölümüne bakacağım. А я проверю склад.
Onun ne demek olduğuna bulmaya çalış, ben gidip olay yerine bakacağım. Ты разбирайся с этим, а я поеду посмотрю, что там.
Ben binanın doğu tarafına bakacağım. Я пойду с восточной стороны.
Güzel, şimdi, ben içeri gireceğim ve nasıl olduğuna bir bakacağım. Теперь, Я войду туда, и посмотрю как он себя чувствует.
Ben bunun bir gelenek oldugunu anliyorum - hala uygulanan, çok eski bir gelenek. Я понимаю, что есть такая традиция, очень такая старая традиция, ее применяют.
Sana en iyi şekilde bakacağım. Я буду о тебе заботиться.
"Bana bir oyuncak alın, böylece ben de sizinle uğraşmayı bırakayım?" "Так вы купите мне игрушку, чтобы я перестал страдать фигней?
Daha sonra tekrar geleceğim ve fikriniz değişmiş mi bakacağım. Скоро вернусь и проверю, не передумали ли вы.
Düşünmesi zor ve bunaltıcı bir şey ve ben, belki de diğerleri gibi, kendi hayatıma devam edebilmek için kendimi bu gerçeklikten uzaklaştırıyorum. У меня не было ни малейшей идеи, какова будет реакция на эти работы - это был слишком острый для меня вопрос.
Gemiye dönüp işe yarar bir şeyler bakacağım. Я вернусь на корабль и поищу что-нибудь.
Harekete geçmek için bir dürtü oluştu, ben de kaybolan diğer hayatları çizmeye başladım. Это укрепило импульс действовать, поэтому я продолжила рисовать портреты людей, которых уже нет.
Hükümete başvurup bu konuda bize nasıl yardım edeceklerine bakacağım ve sonra da doğruca geri döneceğim. Я поеду в правительство, узнаю смогут ли они помочь нам, и сразу вернусь.
Çeviri: "Ben bir prenses olmak istemiyorum. "Я не хочу быть принцессой.
Şapkamı değiştirebilecek miyim bir bakacağım. Я пойду попробую поменять шапку.
Kocam ve ben haber kanalı sahibiyiz. Мой муж и я являемся владельцами новостного канала.
Kitaplara bakacağım ve yakın bir şey olup olmadığına bakacağım. Посмотрю в книжках, может, найду что-то похожее.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.