Sentence examples of "bilgiye" in Turkish

<>
Ne kadar tehlikeli olduğunu söyleyemiyoruz, daha fazla bilgiye ihtiyacımız var. Сказать, насколько это опасно, нельзя. Нам нужно больше информации.
Savaş arifesindeyiz ve her türlü bilgiye ihtiyacımız var. Идет война, и нам понадобится любая информация.
Marcus, silinmiş adamımızla ilgili ilginç bir bilgiye ulaşmış. Маркус нашел очень интересную информацию о нашем пропавшем человеке.
Teknoloji değiştirilmeliymiş, zira insanın kendi DNA'sında bulunan bilgiye ulaşması için gereken öğrenme süreci yavaş işliyormuş. Технология должна была быть изменена, чтобы человек мог медленно учиться получать доступ к генетическому знанию из ДНК.
"Özgür insanlar bilgiye sahip olmalılar." "Свободные люди должны иметь знания".
Madem bu tarz bir bilgiye sahipsiniz, neden bana herhangi bir şey sorma ihtiyacı duyduğunuzu merak ediyorum. Поскольку вы обладаете такой информацией, я искренне удивляюсь, зачем вам понадобилось спрашивать что-то у меня.
NID Hava Kuvvetlerinin elindeki.... bilgiye, deneyime ve Yıldız Geçidi'ni çalıştırma kapasitesine sahip tek teşkilattır. NID единственная организация, кроме ВВС у которой есть знания, опыт и умения управлять Вратами.
Shim Gun Wook çocukluğunu incelediğimde çok fazla bilgiye ulaşamadım. Нет почти никакой информации о детстве Шим Кон Ука.
Varsayımsal olarak mı konuşuyorsun yoksa sahiden bu bilgiye sahip misin? Ты говоришь гипотетически или у тебя правда есть эти сведения?
Jane, biraz daha bilgiye ihtiyacım var. Джейн, мне нужно немного больше информации.
Bilgiye ihtiyacım var, en zor elde edileninden. Мне понадобится информация, которую очень нелегко добыть.
Burada ortakyaşam, hastalığını tedavi etmek için gerekli bilgiye ulaşacak. Тогда симбионт получит информацию, необходимую для лечения твоей болезни.
Sıkıcı ve rahatsızlık verici bilgiye karşı içimize işlemiş bir alerjiye sahibiz. Kitle iletişim araçlarımız bunu yansıtıyor. У нас врожденная аллергия на неприятные и тревожные новости - и это отражают средства массовой информации.
Hepimiz oranın ne kadar kalabalık olduğunu biliyoruz ama aldığımız bilgiye göre hepsi bir kiliseye doluşmuş. Вы знаете, какой тут муравейник. Но есть информация, что они скрываются в церкви.
Bu, görsel dünyayı basitleştirerek en önemli bilgiye ulaşma yeteneği her hayvanın yaptığı bir şeydir. Способность упрощать картину окружающего мира, путем вычленения самой важной информации, присуща всем животным.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.