Sentence examples of "bir örnek" in Turkish

<>
"İsminiz bilgisayarda kayıtlı" sadece yaptıklarının en iyisini gösteren bir örnek: rahatsız etmeyi bürokrasi gibi göstermek. Последний звонок, который я получила в этой печальной истории, был из аэропорта, примерно час назад.
Bu toplantılar yenilikçi çalışmaların taban halktan çıktığına bir örnek olmakta, fakat hâlen tekniksel, dilbilimsel ve toplumsal desteğe ihtiyaç var. Эти встречи показали, что инновационная деятельность берёт своё начало на уровне рядовых активистов, которым однако трудно обойтись без технической, лингвистической и социальной поддержки.
Krystal saf bir örnek. Кристал - наивный человек.
İkinci sevkiyattan iki kiloluk bir örnek alınmıştı. Из второй партии был взят двухкилограммовый образец.
Sana bir örnek mı vereyim? А разве нужно приводить примеры?
Uzayıp giden bir savcı istismarları listesinde Chicky Hines davası tek bir örnek. Дело Чинки Хайнса - лишь один случай в череде его должностных преступлений.
Little Bighorn, beyazlar ve yerliler arasındaki çatışmaları temsil eden bir örnek değil, Bay Crabb. Литл Бигхорн была скорее, исключением, в отношениях между белыми и индейцами, мистер Крэб.
çoğu kadının can atmasına Ne büyük bir örnek. Отличный пример того, что жаждет большинство женщин.
Ben de referans olması açısından ikinci bir örnek almak için Everett'ın diş fırçasını almıştım. И я взял на себя смелость позаимствовать зубную щетку Эверетта как образец для сравнения.
Ama burada bir örnek var, bizim buluşmamız. Но существует судьба, например, наша встреча.
Bu Nadine olayıyla ilgili hemen bir örnek göstereyim. Итак, наглядный пример моих чувств к Надин.
Vekil programına itiraz etmem için mükemmel bir örnek. Вот именно поэтому я возражаю против этой программы.
Sana hastalıklı bir örnek veremem. Не хочу давать загрязненный образец.
Söylediğin bu evliliğe katkı sağlamadığına mükemmel bir örnek işte. Вот прекрасный пример. Тебе все равно на наш брак.
Sadece bir örnek olarak kullandım onu. Я это просто использую для примера.
Yani çok iyi davranılan bir örnek olacak. Значит, он будет хорошо ухоженный образец.
O filmin iyi bir örnek olduğunu düşünmüyorum. По-моему, это кино - неудачный пример.
Hayır, hayır, demode bir örnek. Нет, нет, это устаревшая модель.
Bu geçen sezondan bir örnek. Это модель из прошлой коллекции.
Uzay temalı tevriye sanatına bir örnek daha. И прочие двусмысленные фразочки на космическую тему.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.