Sentence examples of "bir alkolik" in Turkish

<>
Ama sadece bir alkolik değil, ayrıca bir ilaç bağımlısıyım da! Но я не просто пьяница, я тоже подсела на таблетки!
Benim babam bir alkolik. Мой папа - алкоголик.
Bu "yanlış düşünüş". Bir alkolik gibi. "Установка на негатив", как у алкоголиков.
Tanıdığım bir alkolik vardı zamanında. Я когда-то знавал одного алкоголика.
Öyleyse bunun anlamı ne, bir alkolik miymiş? И что это значит, она - алкоголик?
Meredith, o bir cerrah ve içki içiyor. Ve o bir alkolik. Мередит, он - хирург, он пьет и он - алкоголик.
Öz annem New Jersey'de bir yerde yaşayana bir alkolik. Моя настоящая мать в алкогольном ступоре где-то в Нью-Джерси.
Sen ise insan kaynaklarına çalışabilir bir alkolik olduğumu söylemişsin. Ты сказала отделу кадров, что я работающий алкоголик.
Annemizin bir alkolik olması mı? Что твоя мать - алкоголичка?
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Bakın, alkolik bizzat kendi söylüyor. Видите? Устами алкоголика глаголит истина.
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Tako bana alkolik olduğunu söyledi. Тако сказала, ты алкоголик.
Afgan büyümek babanın seni hiç bir sebep yokken sabah'da uyandırmasıdır, çünkü hayatta tembelliğe yer yok. Папа поднимает вас с постели в шесть утра в выходной без всякого повода, просто потому что вам никогда нельзя лениться.
Üç aya kadar ikizler sigara tiryakisi olur Penny de alkolik olur. Через три месяца, Близнецы будут курить и Пенни будет алкоголичкой.
Artık herhangi bir sağlık çalışanının, üst düzey yöneticinin, yönetimin ve yönetim kurulunun; sağlık konularında herhangi bir medya aracına bilgi erişimi sağlamaması talimatını veriyorum. Настоящим я предписываю и отдаю распоряжение о том, что ни один сотрудник или руководитель учреждений здравоохранения не должен предоставлять средствам массовой информации любого рода какую - либо информацию по вопросам здравоохранения.
Baba alkolik, büyük anne kaldırabileceğinden Fazlasıyla uğraşıyor, mutfak berbat durumda. Отец пьет, бабушка берет на себя слишком много, ребенок беспокойный...
Hindu filmlerden nefret ettiğim için değil ama, hükümet ölen bir sanayii kurtarmak için aldığı bu karardan hemen dönmeli! Только не ненавистные фильмы на языке хинди, сейчас правительство должно отступить от такого позорного решения, которое приняло, чтобы спасти умирающую индустрию.?
Senin arkadaşlarının hepsi sahtekar ve alkolik. Все твои друзья жулики и алкоголики.
Porto, Portekiz'deki diğer şehirlerden daha hızlı bir şekilde bir hayalet şehre dönüşüyordu. Однако у города была и темная сторона, которую я обнаружил только на следующий день моего пребывания в нем.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.