Sentence examples of "bir ilişki" in Turkish

<>
Aralarında romantik bir ilişki olmadan da bir kadınla çalışmak mümkündür. Ты знаешь, можно работать с женщиной без романтических взаимоотношений.
Çalışmalar gösteriyor ki, bir ilişki bittiğinde öğrencilerin kendilerini güçsüz ve sinirli hissettiklerini gösteriyor. Исследования показывают, что когда отношения разрушаются, изучаемый зачастую чувствует бессилие и злость.
Duygusal bir ilişki yaşıyorsun. Эмоционально у тебя роман.
Telefonum ile aramda çok ciddi bir ilişki var. У меня с моим телефоном всё очень серьезно.
Anna bir ilişki içindeyse buna sağlıklı demek pek mümkün değil. Если у Анны и отношения, то не самые здоровые.
Hassas bir ilişki nasıl yürütülür? İnsafsızca kullanıldığınızı nasıl anlarsınız? " Как развивать ценные связи и признавать, когда ты действовал несправедливо "
Ama yapamam. Bir ilişki için kafam yerinde değil. Моя голова где то далеко от любых отношений.
Saldırı yeriyle ilgili bir ilişki olmasa da saldırı zamanıyla ilgili var. Получается, нет связи где, но есть примерные месяцы нападения.
Beni anlamsız bir ilişki diye silip atar tabii. Конечно, она вычеркнула меня как бессмысленный роман.
Üzgünüm, Sherry, sadece ciddi bir ilişki yaşamaya hazır değilim. Извини, Шерри просто я сейчас не готов к серьезным отношениям.
Merkez, neden aramızda bu tarz şeyleri önleyebileceğimiz bir ilişki olmadığını soruyor bana. Центр хочет знать, почему у нас нет взаимосвязи, предохраняющей от случившегося.
Bir pazarlama şirketinde çalışıyor, fitness yapmayı seviyor ve uzun süreli bir ilişki arıyor. Она совладелица крупной компании, она обожает фитнес, и она хочет серьезных отношений.
Ve bushido, kadınsız bir grup erkek arasında kuvvetli bir ilişki oluşturdu. И бусидо построен на тесном взаимоотношении между группой людей, исключая женщин.
Bu sadece bir ilişki değildi. Это была не просто интрижка.
Tanrım. Yıllardır bir ilişki için bu kadar heyecanlanmamıştım. Давно уже начало отношений меня так не воодушевляло.
Bir ilişki yaşayacağını sanmam. Он не закрутит роман.
Çünkü bir ilişki istiyorsun, bir gelecek. Потому что ты хочешь отношений, будущего.
Jan ve ben iki yıl boyunca inişli çıkışlı bir ilişki yaşadık. У нас с Джен были периодические отношения в течение двух лет.
Daha da ötesinde anladığımız Bayan Parker'la aranızda yakın bir ilişki mi var? Мы также понимаем, что у вас с мисс Паркер близкие отношения?
O kızla bir ilişki mi yürütüyorsun? Ты крутишь роман с этой девушкой?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.