Sentence examples of "bir yerlerden" in Turkish

<>
Başarı hikayenize baktığımızda ilk olarak yazar olmayı tercih ettiğinizi ve bu ödülü kazanabilecek bir yerlerden gelmediğinizi görüyoruz ama uzun süredir sanatınızı bilediniz. По публикациям о вашем успехе могло показаться, что вы "начинающий автор" и в какой - то мере пришли из неизвестности, став победителем неожиданно.
Sanki onu bir yerlerden tanıyor gibiyim. Я чувствую, что знаю его.
Ama bir yerlerden hayat sigortasından para alabilmek için bu evrakın alınması gerektiğini öğrenmiştim. Но я слышала, что свидетельство нужно, чтобы получить деньги по страховке.
Tekniğin geliştirilmesine bir yerlerden başlamak gerek. И техника должна с чего-то начаться.
Bir yerlerden kesmemiz lazım. Мы должны что-то сократить.
Her büyük dosyada, böyle bir yerlerden insanlar çıkıverir. При каждом крупном деле подобные люди выползают из-под плинтуса.
Eğer bunlar insansız hava aracıysa bir yerlerden yönetilmeleri lazım, değil mi? Если это роботы, то они должны откуда-то получать команды, верно?
Bir yerlerden süt bulmak zorundayım. Я должен где-нибудь найти молоко!
Bir yerlerden para bulmak zorundayız. Мы должны где-то добывать деньги!
Bir yerlerden geliyor olmalılar. Они должны откуда-то поступать.
Eminim, bir yerlerden çıkar. Уверена, она где-нибудь найдется.
Ben bu sesi bir yerlerden tanıyorum. Где-то я уже слышала этот голос.
O halde bir yerlerden bir binlik daha bulacaksın. Тогда тебе нужно где-нибудь найти еще одну штуку.
Hey, herkez bir yerlerden başlamak zorundadır. Эй, каждый должен с чего-то начать.
Harry bir yerlerden yardım alıyor. Гарри получает помощь из вне.
Bir işadamı ve köpeği olan bir kadın bir yerlerden gelip onu zorla otobüse bindirdiler. Бизнесмен и женщина с маленькой собачкой появились из ниоткуда и затащили его в автобус.
Bir şeytan mı, iblis mi, yoksa sadece karanlık bir yerlerden gelen bir aç mı bilemiyorum? Я не знаю, демон это или дьявол или просто что-то голодное из темных мест во времени.
Bir yerlerden başlamak gerek. С чего-то надо начинать.
Kan bir yerlerden geliyor. Hepatik arteri kontrol et. Откуда-то же идёт кровь, проверь печеночную артерию.
Senin yüzünü bir yerlerden biliyorum, baba. Мне знакомо твоё лицо почему-то, отец.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.