Sentence examples of "bunu gösteriyor" in Turkish

<>
Tanığın ruhsal durumu bunu gösteriyor, Sayın Hakime Hanım. И это влияет на умонастроение свидетеля, ваша честь.
Ve yeşil oklar kim kime söylemiş bunu gösteriyor. А зеленые стрелки показывают, кто кому рассказал.
Tüm kanıtlar bunu gösteriyor. Всё указывает на это.
Bu düğümlerin bir tutamaç gibi bağlanması bunu gösteriyor. Это подтверждается теми узлами которыми была сделана ручка.
Doğru. Veriler bunu gösteriyor. Да, данные подтверждают.
Anneler, yavrularına bunu nasıl yapacaklarını gösteriyor. Матери показывают медвежатам, как это делать.
"Anne, söyleyeceğim şey hoşuna gitmeyecek, ama bunu söylemek zorundayım. "Мам, тебе не понравится то, что я собираюсь сказать, но я все равно это скажу.
Padula "nın açıklaması yetkililerin işgal harekâtıyla uzlaşmaya tamamen isteksiz olduğunu gösteriyor ki bu da protestoların hızlı bir şekilde artışına neden olmakta. Заявления Падула показало полное нежелание властей вести переговоры с движением, что привело к эскалации протестов.
Halep'te çok insan kalıntısı gördüm ve İngilizce "de bunu pazarlamakta iyiymişim. Я видела много человеческих останков в Алеппо, и кажется, хорошо презентую это на английском языке.
Tüm deliller Emma'yı gösteriyor. Всё указывает на Эмму.
Bunu nasıl başardınız? Как вам это удалось?
Bu, açık ve kolay güvenen biri olduğunu gösteriyor. Это просто означает что я открытый человек, доверчивый.
Sadece kimliğimiz nedeniyle bizi soruşturmaya gönderiyorsunuz ama bunu aşırı kibar bir şekilde yapıyorsunuz. Вы отправляете нас на проверку на основании лишь нашей национальной принадлежности, зато вы делаете это крайне вежливо.
Üçüncü azıdişlerinin çıkmamış olması maktulün -18 yaş arasında olduğunu gösteriyor. Не прорезались третьи моляры, значит жертве от до лет.
Ama sırf adamı çok sevdiğim için bunu söylemiştim, sevgi bazen bize saçma şeyler yapmaya itiyor. Но я предложила это только потому, что мне действительно нравился парень, и вы знаете, что любовь иногда заставляет нас совершать глупые поступки.
Ama bu, ortada iki olay olduğunu gösteriyor. Но это доказывает, что преступлений было два.
Olay yeri cesedin üzerinde bunu buldu. Судмедэксперты нашли на теле эту вещь.
Açıkça Law'ın ihmalkâr davrandığını gösteriyor. Это ясно показывает халатность Лоу.
Eğer konuşman gereken anlamlı bir şeyler varsa bunu konuşman gereken tek kişi nişanlın. Если тебе нужно поделиться чем-то важным, ты должна рассказывать это своему жениху.
Buradakiler hep aynı şeyi gösteriyor. Все документы говорят об одном.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.