Sentence examples of "daha iyiye" in Turkish

<>
Ve daha iyiye gittim. И мне стало лучше.
Ama işler daha iyiye gidebilir. Но всё может быть лучше.
Hafızamı siliyorsun ama her seferinde daha iyiye mi gidiyorum? Ты стираешь память, но я становлюсь всё лучше?
O da daha iyiye evirildi. Он тоже изменился к лучшему.
Her geçen gün daha iyiye gidiyorsun. Тебе становится лучше. С каждым днем.
Eskisinden daha iyiye gidiyor. Он стал намного лучше.
Benim sayemde, dünyada ne daha iyiye gitti? Что изменилось в мире к лучшему благодаря мне?
İkimizin de görünüşü şu anki hâlimizden daha iyiye gitmeyecek. Лучше чем сейчас выглядеть мы уже никогда не будем.
O hikayede daha iyiye evirilen bir tek bendim. Я был единственным, кто изменился к лучшему.
'den beri Cibuti'de askeri birlik bulunduran Amerika ,'te ülkedeki askeri yerleşim kontratını yıllığı milyon dolara on yıl için daha yeniledi. США поддерживает свое военное присутствие с года, а в году они продлили аренду на содержание военного контингента еще на лет, платя миллионов долларов каждый год.
Görüyorsun, söz veriyorum ki iyiye gideceğim. Видишь, мне становится лучше. Я обещаю.
Nezaketiniz efendim, canımı ayrımcılığınızdan daha çok acıtıyor. Ваша вежливость, сэр, убивает меня больше, чем ваша дискриминация.
Yine de, kefalet ile serbest bırakılman iyiye işaret değil mi? Это хороший знак, что тебя выпустили под залог, да?
Daha fazla fotoğraf için Tatsuya Tanaka'nın Instagram sayfasını inceleyin. Зайдите в Instagram Танаки, чтобы найти еще больше фотографий.
Tek yapacağın çalışmak ve bir gün işlerin iyiye gitmesini ummak. Надо просто работать и надеяться на что-то хорошее в будущем.
Bu arada Hakobyan daha çok onlu yaşlarının sonlarında veya yirmili yaşlarının başında genç erkeklerin 'Ermeniliklerini' milli çıkarlara tehdit olarak gördükleri gruplara karşı nefreti yaygınlaştırarak gösterdiklerini vurguluyor. Она с сожалением подчеркнула, что в стране все больше подавляется свобода самовыражения, а Акобян сказал, что группировки состоят преимущественно из молодых людей в возрасте - лет, которые подчеркивают свою принадлежность к армянской нации, распространяя ненависть на группы населения, представляющие, по их мнению, угрозу национальным интересам.
USPIS tarihinin gerçekten iyiye gittiği zamanlar. И тут история становится ещё интереснее.
İnanıyoruz ki bu prensipler daha yaratıcı, üretken ve açık toplumlar yaratmaya yardımcı olacaktır. Мы полагаем, что они помогут привнести больше креативности, создать больше инноваций и больше открытых обществ.
Daha da iyiye gidiyor. И становится только лучше.
Afgan aileleri çocuklarından hep en iyiyi beklerler ve mesele, çocuklarına bir yerlerde bir başkasının daha iyi şeyler yaptığını söylemeye gelince hiç bir şansı kaçırmazlar. Афганские родители очень требовательны по отношению к своим детям и никогда не упускают случая, чтобы напомнить им: всегда есть кто - то, кто преуспел больше.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.