Sentence examples of "daha kısa" in Turkish

<>
Mart'ta Bardo Müzesine yapılan saldırıda militanların turist ve bir polis memurunu öldürmesinin ardından, dört aydan daha kısa bir süre içinde yine yabancı turistleri hedef alan ikinci bir saldırı daha gerçekleştirildi. Это второе нападение на иностранных туристов за последние четыре месяца, когда боевики убили туриста и полицейского при нападении в музее Бардо в столице Туниса марта.
Bu kadar şeyi birbirinize daha kısa sürede söylemenizin imkanı yok, öyle değil mi? Нет никакой возможности, чтобы вы успели сказать друг другу всё это, верно?
Ben, bize o dava paketini daha kısa zamanda getirmek için arşivcilere baskı yap. Бен, попробуй надавить на сотрудников архива, может удастся получить то дело раньше.
Üzengiler bu adamdan çok daha kısa birine göre ayarlanmış. И стремена на слишком короткой для этого человека высоте.
Sana söylediğim gibi daha öne bir yıldan daha kısa bir sürede birşey yazmadım. Я говорил, что никогда не писал чего-либо быстрее, чем за год.
Bu gemi, bir saatten daha kısa bir süre önce dairemden çalındı. Этот корабль, был похищен из моей квартиры, меньше часа назад.
Robbins sadece ilk aramayı cevaplamış dakikadan daha kısa bir süre konuşmuşlar. Она ответила только на первый звонок. Разговаривали меньше чем три минуты.
Bir parmak diğerinden daha kısa. Один большой палец короче другого.
Buradaki çocuklardan bazıları benim yaşıma geldiklerinde yani yıldan daha kısa bir sürede, gerçekleşecek olan durum budur. Когда присутствующие здесь дети будут моего возраста, вот, что произойдет меньше, чем через лет.
İki saatten daha kısa bir sürede, halatı hazırlayıp hücreyi temizledik. Не прошло и двух часов как канат был готов и испробован.
Sence hangisi daha kısa bir liste olur? Знаете какой список будет короче и проще?
Sanırım yayıncı daha kısa bir şey bekliyordu. Думаю, издатели рассчитывали на труд покороче!
Sekiz saatten daha kısa süre içinde bir NATO uydusu tam üzerimizden geçecek. Меньше, чем через восемь часов спутник НАТО пройдёт прямо над нами.
O kadar büyük bir gemiyle parsekten daha kısa bir rota tayin edemez. На таком крупном корабле он не сможет наметить курс короче десяти парсеков.
Görelilik nedeniyle çevresi dönüş yönünde daha kısa. Из-за относительности окружность короче в направлении вращения.
Fakat konuşmaları saniyeden daha kısa sürdü. Но их разговор длился меньше секунд.
Daha kısa etekler, bol kesimler. Юбки короче и покрой более свободный.
Ki seninki birçoğundan daha kısa olabilir. А твоя может и покороче прочих.
Bir çeşit şizofreni, ama süresi çok daha kısa olabiliyor. Это похоже на шизофрению, вот только продолжается намного меньше.
senin endişelerin Papa'yı beni daha kısa zamanda meşrulaştırmasını sağlayacak mı? И вы будете волноваться заставлял Папу узаконить меня намного раньше?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.