Sentence examples of "devam etmek" in Turkish

<>
Kafa sallayıp, yoluma devam etmek istiyorum. Я хочу просто кивнуть и идти дальше.
Nasıl devam etmek istediğinize karar verirsiniz. А вы подумаете, как поступите.
Daniel'ı görmeye gittim ve bizi kabullenme konusunda zor zamanlar yaşıyor ve Amanda hakkındaki konuşmamıza devam etmek istiyorum. Я виделась с Дэниэлом, Ему тяжело принять нас. И я хочу продолжить наш разговор об Аманде.
Sızıntı ile devam etmek istemediğinden emin misin? И разлив точно больше не гвоздь программы?
Devam etmek için bir bardak daha birinci kalite biraya ihtiyacım olacak, arkadaşım. Ах, для этого, друг мой, мне потребуется еще кружка пива.
İyileşip, modellik yapmaya devam etmek istiyorum. Я хочу поправиться и вернуться к работе.
İleri devam etmek için birleşmeye ihtiyacımız var... Чтобы идти вперед, нужно единство мысли.
Devam etmek çok riskliydi. Оперировать было слишком опасно.
Bu sohbete sonra devam etmek istiyorum. Я бы хотел продолжить этот разговор.
Çalışma seanslarımıza devam etmek istemeyen ben değilim. Это не я отказалась от индивидуальных занятий.
Gloria, daha fazla devam etmek istemiyorum. Глория, я правда не хочу продолжать.
Ve bu topraklardan, savaşımıza devam etmek için güç almalıyız. И здесь мы должны набраться сил, чтобы продолжать борьбу.
Şimdi devam etmek için izninizi alabilir miyiz? А теперь, Вы разрешите мне продолжить?
Birlikte yolumuza devam etmek yüzleştiğimiz, yaşam tarzımızı yok etmeye ant içmiş kararlı bir düşman tehdidini anlamayla başlar. Движение вместе вперед начинается с понимания угрозы, с которой мы столкнулись. Враг поклялся разрушить наш образ жизни.
Ve ısrarla devam etmek istediğin terapinin amacını saptırıyor. Она изменила терапию, которую ты хотел продолжать.
Gitmeye devam etmek istiyor. Он хочет ехать дальше.
Bana devam etmek için telefon görüşmelerinden biraz fazlasını verin ben de size elimden gelen her şekilde yardım edeyim. Дайте мне больше, чем просто какие-то телефонные звонки, и я помогу вам всем, чем смогу.
Julian De Vos dosyasına devam etmek istiyordum. Я надеялся заняться делом Джулиана Де Воса.
Ben sadece bu korkunç olayın olduğunu unutup hayatıma devam etmek istiyorum. Я хочу оставить в прошлом этот кошмар и вернуть прежнюю жизнь.
Tek yapmanız gereken, Daniels sahneye yaklaşana kadar çalmaya devam etmek. Просто продолжай играть, пока Дэниэлс не подойдет близко к сцене.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.