Sentence examples of "devam ettik" in Turkish

<>
Lise son sınıfta bir kez ayrılmıştık, ama sonra tekrar devam ettik. Мы расставались, в -м классе, но она приняла меня обратно.
İçmeye de devam ettik ve biraz fazla kaçırmışız galiba. Мы пили и пили и напились, очень сильно.
Tütün üretimine devam ettik. мы продолжали растить табак.
Hayatımızda büyük değişiklikler olmuş olsa bile dünyanın sonu için plan yapmaya devam ettik. Даже когда наша жизнь серьезно изменилась, мы все ещё планировали конец света.
Hayır, bırak artık, biz yolumuza devam ettik! Нет! Оставь ее, нам нужно двигаться дальше.
İşimize geri döndük ve hayatımıza devam ettik. Мы вернулись к работе и повседневным делам.
Devam ettik ve Diamond Head'i gördük. А потом мы увидели Алмазную Голову.
Biz ise grubu kurtarmak için geri çekilmeye devam ettik. А мы продолжали отступать, только чтобы спасти группу.
Formosa ve Vietnam hükümeti arasında milyon dolarlık bir anlaşma olmasına rağmen, hükümetin yavaş hareket etmesi ve çelik fabrikasının sahibi olan holdingin sorumluluktan yoksun oluşunun yarattığı öfke ve hüsran ülke sınırlarını aştı ve geçen bir yılda da devam etti. Медлительность правительства, а также отсутствие подотчетности в отношении металлургического завода вызвали гнев и отчаяние, которые вылились в массовые протесты по всей стране и продолжаются уже целый год, хотя правительство Вьетнама и заключило с заводом соглашение на миллионов долларов США.
Ve silahın üzerinde parmak izlerini de teşhis ettik. Мы также проверили его отпечатки пальцев на оружии.
Makalenin yazıldığı yaz aylarının sonlarına doğru, Kriz Dernekleri ve Genç Yaşıt Eğitimi Birliği ('Y - PEER "), neden kız kaçırma geleneğine karşı mücadele edilmesi gerektiğini anlatan kısa skeçler sunarak karşı kampanyalarına devam etti. Позднее тем же летом была написана статья, а Ассоциация кризисных центров и Молодёжная сеть равного обучения "Y - PEER" продолжили кампанию посредством небольших зарисовок о том, почему нужно бороться с похищением невест.
Önceki konuşmamızdan sonra birkaç şeyi kontrol ettik. После нашей последней беседы мы кое-что проверили.
İnsan vücudu ölü olmasına rağmen aktif olmaya devam ediyor. Будучи мертвыми, человеческие тела все еще остаются активными.
Bakanlığı kontrol ettik, ve Kenny'de de evlatlık olduğunu belgeleyen evrak yok. Ve o bir Japon. Мы проверили в департаменте, на Кенни нет бумаг по усыновлению, и он гражданин Японии.
Söyleyecek bir şeyin yokmuş gibi davranmaya devam mı edeceğiz? Или продолжим притворяться, что тебя ничего не тревожит?
İş yerinde çalışan ve aynı kiliseye giden adamları kontrol ettik. Мы проверили всех парней на её работе и прихожан церкви.
Kafa sallayıp, yoluma devam etmek istiyorum. Я хочу просто кивнуть и идти дальше.
Pekâlâ, koltuğunu ve eşyalarını kontrol ettik ve silah izine rastlamadık. Мы проверили его место и ручную кладь, оружия нигде нет.
Bana tamam deyin ben de devam edeyim. Скажите, если согласны и мы продолжим.
Yatın yolcu listesini kontrol ettik. Мы проверили список пассажиров круиза.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.