Sentence examples of "edeceğim" in Turkish

<>
A'yı durdurmada sana yardım edeceğim, bunun için senden izin istemiyorum. Я собираюсь помочь остановить Э. И я не спрашиваю твоего разрешения.
Ben burada kalıp Jeremy'e yardım edeceğim. Я останусь здесь и помогу Джереми.
Bu yaz Avrupa'ya bisiklet ile seyahat edeceğim. Этим летом я буду путешествовать по Европе на велосипеде.
Demek artık hayata kel biri olarak devam edeceğim. Значит, мне придется идти по жизни лысым?
Kapıya doğru yürümeye devam edeceğim, düzgün ve sakin. И продолжу идти к двери, медленно и спокойно.
O halde bir asker olarak size eşlik edeceğim. Тогда я пойду с вами, военный эскорт.
Çünkü enzimatik temizleyiciyi etkisiz hale getirdik, ben bunu tam donanımlı toksilojide analiz edeceğim. Так как мы нейтрализовали ферментное чистящее средство, я смогу провести полный токсикологический анализ.
Hemen arkanızda bir mekikte olacağım ve girdabı yok edeceğim. Я останусь здесь, в шаттле и уничтожу воронку.
Maç için büyük boy pizza sipariş edeceğim. Я хочу заказать большую пиццу на игру.
Gelecek yıI, bir konuk evi ilâve edeceğim. В следующем году я собираюсь построить гостевой домик.
Ama gerçekten çok iyi bir başkan yardımcı olacağına inanıyorum ve bu nedenle sana yardım edeceğim. Но я думаю, ты бы был потрясающим вице-президентом так что я собираюсь тебе помочь.
Peki, sana elimden gelen her şekilde yardım edeceğim, ancak henüz başkanlık ofisinde değilim. Ну, я тебе помогу, чем смогу, Но я не в офисе еще.
Ve kahve konusunda dikkat edeceğim. -Pekâlâ. И я буду себя одергивать насчет кофе.
Kusura bakmayın, ama sizden bunu imzalamanızı rica edeceğim. Извините, но мне придется попросить вас подписать это.
Aria'yı aramaya devam edeceğim ve Garrett'e ulaşmaya çabalayacağım. Я продолжу искать Арию и вернусь к Гарретту.
New York'ta kalması için onu ikna edeceğim. Я собираюсь убедить его остаться в Нью-Йорке.
Ben, cephe hattına gidip General Iroh'a yardım edeceğim. Я полечу на линию фронта и помогу генералу Айро.
Sadece güneş parlamaya devam ettiği sürece, Gökyüzü ve rüzgarın altında yaşamaya devam edeceğim. И если солнце будет светить всегда, я буду жить под небом и ветром.
Ben bu şeyi düzeltmek edeceğim. Я собираюсь исправить эту вещь.
Başkan Quimby'yi nükleer vergi zammını sonlandırmaya ikna etmek için sana yardım edeceğim. Я помогу тебе уломать Мэра Квимби подписать отказ на повышение налогов АЭС.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.