Sentence examples of "emin" in Turkish with translation "уверен"

<>
Bu durumda gerizekalı olan nasıl ben oluyorum tam emin değilim. Не уверен, что именно я тупица при таком раскладе.
Sen de neden bu kadar emin olduğumu sormuştun? И ты спросил, почему я так уверен.
Seni arayan kişinin gerçekten bir şeyler bildiğine emin misin? Ты уверен, что этот человек действительно всё знает?
Ruiz'in gerçek bir hastahaneye giriş yapmadığını biliyorum. Nerede saklandığından emin ol. Я уверен, что Руиза ни в одной обычной больнице нет.
Ben sadece bu hapların yeterli bir kanıt olduğundan emin değilim. Я просто не уверен, что эти таблетки служат доказательством...
Hey! Annie Silahını Al hakkında emin misin? Уверен насчёт "Энни, хватай ствол"?
Ve de Kardinaller Heyeti'nin aynısını yapacağına, adı gibi emin. И он непоколебимо уверен что коллегия кардиналов поступит так же.
Birisini suçlamak için uygun bir zaman olduğundan emin değilim, Henry. Не уверен, подходящее ли сейчас время тыкать пальцем, Генри.
"Dur" dedi gibi geldi ama tam emin olamadım. Кажется, "стоп", но я не уверен...
Ama bunun Bonnie'ye ihanet etmek için geçerli bir sebep olduğundan emin değilim. Но я все еще не уверен, что это причина предавать Бонни.
Geneviève'yi düşünmeyi bıraktın mı? Beni sevdiğine gerçekten emin misin? Ты уверен, что забыл Женевьев и действительно любишь меня?
Ama ilk önce, bu değişimi doğru sebeplerle yaptığından emin olmam gerekiyor anlaştık? Но прежде я должен быть уверен, что ты уезжаешь по правильным причинам.
Biliyorsun, ikimizin de senin yargıçlık hizmetlerinin burada gerekli olmadığını bildiğimizden emin değilim. Знаете.., я не уверен, что Ваши юридические услуги тут нужны.
Onun Çocuk İmparatoriçe'yi serbest bırakmamız için bize yardım edeceğinden nasıl emin olabiliriz? Как я могу быть уверен, что она помогает нам освободить Императрицу?
Doğrusu, Sook, bizim kasaba hakkında gerçekten haklı mı değil mi, emin değilim. По правде говоря, я не уверен права она или нет насчет нашего города. "
İşin aslı bu okulun onun için doğru seçenek olduğundan pek emin değilim. Честно говоря, я не уверен, что эта школа ему подходит.
Yüzbaşı Weaver, geçen hafta Efendiyi hapsettiğinizde, elinizdeki hazinenin değerini tam olarak kavradığınızdan emin değilim. Капитан Вивер, я не уверен, что вы осознали ценность пойманного на прошлой неделе Повелителя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.