Sentence examples of "eski asker" in Turkish

<>
Eski asker ve polis. Бывший военный, бывший коп.
Eğer ilgilenirsen, federal şerif bölümü işe bir sürü eski asker alıyor. Если тебе это интересно, то Служба маршалов часто нанимает бывших военных.
Şoför, eski asker. Шофёр - бывший военный.
Eski asker, piyade. Бывший военный, пехотинец.
Tahminimce eski asker ve yanında kahramanlık kompleksi olan birisin. Я думаю, ты бывший военный с комплексом героя.
Kurbanımız eski asker miymiş? Наша жертва - ветеран?
'de Polonyalı eski asker ortağı tarafından öldürüldü. год, бывший польский солдат убит своим партнером.
Askeriyeden mi yoksa eski asker mi? Он был военным или бывшим военным?
Adam eski asker başkanı korumakla görevlendirilmiş, şimdi de burada mı yaşıyor? Он бывший военный, защищал президента, и теперь он живет здесь?
Sabah törendeki eski asker olan genç, Harry. Тот молодой ветеран на утренней церемонии, Гарри.
Eski asker gibi bir şey. Бывший военный, что ли?
Patrick eski bir asker. Патрик - бывший военный.
Büyük kuvvetler, Afrika ve Ortadoğu arasında bir köprü niteliğindeki Cibuti'ye asker ve mühimmatlarını çıkarmak için yarışıyor. Джибути - это мост между Африкой и Средним Востоком, и великие державы борются за право размещения своих войск именно здесь.
Ben bunun bir gelenek oldugunu anliyorum - hala uygulanan, çok eski bir gelenek. Я понимаю, что есть такая традиция, очень такая старая традиция, ее применяют.
Seni bu silah ve asker haline biz getirdik. Мы превратили тебя в оружие, в солдата.
Dar sokaklar eski evlerle dizili, birkaç blok ötedeki şık ve pırıl pırıl şehir manzarasına keskin bir zıtlık sağlıyor. Узкие улочки застроены старыми домами, сглаживающими резкий контраст с блестящими городскими пейзажами, расположенными всего в нескольких зданиях отсюда.
Üniformanızın ve silahınızın olması sizi asker yapmaz. Оружие и форма не делают вас солдатом.
Çökmüş ekonomi ile yüzleşmek zorunda kalan üç işsiz mimar ise şehri terk etmeyi reddediyor ve sıradışı bir yürüyüş turu acentası açmaya karar veriyorlar - Porto, genel durum, iyisi ve kötüsü: Mimari, Tarih, Politika, Şehircilik, Yavaş Gıda ve Söylentiler Sizlere caddeleri, terk edilmiş binaları, meydanları, karanlık arka sokakları, eski pazarları, baharatlı petiscos'ların ucuz "tascas" larını ve hepsinin arkasındaki hikayeleri göstereceğiz ve çok taraflı bakış açılarından mükemmel sohbetler edeceğiz. Три безработных архитектора перед лицом внезапного экономического разрушения отказались покинуть город и решили открыть невероятное агентство прогулочных туров, чтобы показать Порто с обеих сторон, хорошей и плохой: архитектура, история, политика, городская жизнь, кафе и рестораны, легенды... Мы покажем вам аллеи, брошенные здания, площади, небольшие улочки, старые рынки, недорогие забегаловки с острыми португальскими закусками, расскажем истории, связанные с этими местами.
O alaydaki en iyi asker! Он лучший солдат в полку!
Eski jenerasyon Saudi Kralların sayısı gittikçe azalıyor. Сокращение старого поколения Saudi королей в ожидании.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.