Sentence examples of "etkisi oldu" in Turkish

<>
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi. Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Aşının bir yan etkisi oldu mu? Были ли побочные эффекты от вакцины?
Yıllar boyunca bölgenin her yanında bu gibi ekonomik koşullar, endişe verici bir ticaretin yükselişine neden oldu: Afrika Boynuzu'ndan Arap Yarımadası'na insan kaçakçılığı. Экономические условия, подобные этим, во всём регионе стали хорошей почвой для незаконной перевозки людей с Африканского рога на Аравийский полуостров.
Elli yılı aşkın bir süreden sonra iki ülkenin şiddetle bir araya gelmesinin yanısıra, Obama yönetiminin yeni tedbirlerinin gerçek etkisi Küba ve ABD üzerinde zamanla görülecek. Несмотря на сильное сближение обеих стран после пяти десятилетий, о том, как повлияют новые шаги администрации Обамы на Кубу и США, судить пока рано.
Çok güzel oldu ve oyunlar oynarken neşe dolu oluyoruz, eskisi gibi değil. Теперь он стал очень красивым, и когда мы там играем, то чувствуем себя как никогда замечательно.
Pekin, esasen ekonomi kaynaklı hareket ediyor olmakla birlikte (bölgedeki ekonomik etkisi son yıllarda katlanarak artmakta) Ortadoğu'da artan cihatçılık tehlikesine karşı da alarma geçmiş durumda. В данный момент основной мотивацией для Пекина служит экономическая заинтересованность - его экономическое влияние в регионе в последние несколько лет росло экспоненциально. Китай также обеспокоен вопросом растущей угрозы джихадизма на Среднем Востоке.
Bu, bir yıl içinde VIP güvenliğinin şehrin trafiğini kısıtlamasının beşincisi oldu. Уже пятый раз в этом году силы безопасности ограничивают движение автомобилей в городе.
Dahası, Bölünebilir Malzeme üzerine gerçekleştirilen Uluslararası Panel'de uzmanların çoğu, bu yeniden işleme sürecinin nükleer silahların yayılmasında bir etkisi olacağından endişe ediyorlar, çünkü Tayvan'ın harcanmış yakıt çubuklarının yeniden işlenmesi sonucu yaklaşık olarak ton plutonyum ortaya çıkacak. Кроме того, ряд экспертов Международной группы по расщепляющимся материалам (МГРМ) обеспокоены тем, что эти процессы переработки могут повлиять на распространение ядерного оружия.
Soykırımın anımsanması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi vârisi Türkiye Cumhuriyeti'nden tanıma talebi, son yüzyılda neredeyse her Ermeni'nin hayatının ve özdeşliğinin bir parçası oldu. Сохранить память о геноциде с требованием его признания Турецкой республикой, юридической наследницей Османской империи, стало в прошлом веке, по сути дела, не только частью жизни, но и частью национальной принадлежности каждого армянина.
Verdiğiniz kararın Havai'deki emlak piyasası üzerinde büyük bir etkisi olacağı söyleniyor. Говорят, ваше решение серьезно повлияет на отрасль недвижимости на Гавайях.
Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu. октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости.
Kelebek etkisi derken söylemek istediğim şey bu. И это то я называю эффектом бабочки.
Sıcaklık, yaz boyunca Hindistan'da alışagelmiş bir şey, fakat ülkenin son sıcak hava dalgası 00 kişiden fazlasının ölümüne neden oldu ve dünya üzerinde ölümcül afetler sıralamasında beşinci sıraya yükseldi. Жара - обычное дело в Индии летом, но последний период аномальной жары уже унес жизни более человек, и стал одним из пяти самых смертоносных в мире.
Davranış üzerinde daha doğrudan bir etkisi olması gerekir. Это имело бы более сильное влияние на поведение.
Büyük Vatanseverlik Savaşı sırasında Toktogon Altybasarova kuşatma altındaki şehir Leningrad'dan çocuğa anne oldu. Токтогон Алтыбасарова во время Великой Отечественной войны стала матерью детям из блокадного города Ленинграда.
Özellikle paralı kanalların daha güçlü bir etkisi var. Особенно поражает эффект, производимый наличием дополнительных каналов.
Randy, o suyu içtiğim zaman. Bir şeyler oldu. Рэнди, я выпил той воды, что-то случилось.
Coriolis etkisi, yani dünyanın dönüşü bile etkilidir. Нужно учитывать даже эффект Кориолиса, вращение Земли.
O da benim menajerim oldu. И она стала моим менеджером.
İlacın etkisi birkaç ayda kendiliğinden azalacak. Препарат перестанет действовать через несколько месяцев.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.