Sentence examples of "günün birinde" in Turkish

<>
Sonra günün birinde mantığım yanlış çıktı çünkü akıntı bana bir yelken verdi. И однажды логика оказалась повержена, потому что приливом мне принесло парус.
Belki günün birinde onları da gezdirmeme izin verirler, çok uzakları gezdirmeme. И быть может, однажды, я возьму их в далекое плавание.
Ne yaparsan yap, günün birinde küçük kızın bacaklarını açacak ve uçup gidecek. Не важно как, но однажды твоя маленькая девочка расправит ноги и улетит.
Dinle, günün birinde Owen gibileri kovabilecek bir mevkiye geleceksin. Слушай, однажды ТЫ будешь увольнять других, типа Оуэна.
Belki günün birinde, senin de bana yardımın dokunur. Возможно, в какой-то момент ты сможешь мне помочь.
Azarladığımı düşünme ama günün birinde bu dik başlılığının başını derde sokmasından korkuyorum. Я тебя не броню, но твоё упрямство до добра не доведёт.
Ancak günün birinde ellerin büyür ve makineye sıkışır. Но однажды, твоя рука вырастает и застревает.
Ne konuda? Günün birinde beni kurtaracağını söylemişti. Она сказала, что однажды ты спасешь меня.
Günün birinde, o şeyin içinde uyanmaktan. Что ты можешь уснуть и проснуться внутри.
Günün birinde bir uzay gemisinin bu çarpıcı olağanüstü olaydan nasıl faydalanabileceğini hayal etmek istiyorum. Мне нравится представлять себе, как космический корабль сможет когда-нибудь воспользоваться этим потрясающим явлением.
Tatlı Pam her zaman yıldızlara kadar uzanır ve günün birinde bizi şaşırtıp onlardan birisini alabilir. Красотка Пэм всегда тянется к звездам. И возможно когда-нибудь удивит нас всех и схватит одну.
Günün birinde, sola dönmen gerekirken bu şey seni sağa döndürttü. Когда-то эта тварь заставила тебя повернуть направо, а не налево.
"Tehlikenin eşiğinde" kısmını istiyorsan bu adam günün birinde senatör veya vali olacak. Если ты хочешь "на грани", он будет сенатором или губернатором однажды.
Günün birinde trenle devam etmek ister miydin? Ты хотел бы когда-нибудь поехать на поезде?
Günün birinde benim olacaksın. Ты будешь моей однажды.
Günün birinde nasıl bir dahi yetişkin olunur öğreniyor. Он учится, чтобы однажды стать взрослым гением.
Belki günün birinde benim de kendi oğlum olur. Ya da küçük bir kızım. Я думаю, может, у меня будет сын когда-нибудь, или малышка.
Sonra günün birinde okul çıkışı eve yürüyordum ve bir gazete büfesinin önünden geçtim. А потом я как-то возвращалась домой из школы и остановилась возле газетного киоска.
Günün birinde yüce Yaradan, Iütfuyla bizi koruması altına alırsa işte ancak o zaman ölümsüz olabiliriz. Мы станем бессмертными только по воле Творца, чья добродетель однажды изберет нас для вечной жизни.
Ama günün birinde, bir sokak kedisiyle karşılaşabiliriz. А если однажды мы встретим злую бездомную кошку?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.