Sentence examples of "geldiğim yerde" in Turkish

<>
Geldiğim yerde bunun için teşekkür edilir. Обычно люди говорят "спасибо".
Tamam ama benim geldiğim yerde bu tarz şeyler insanları bayıltmaz. Ладно, но декорации для школьных спектаклей не нокаутируют людей.
Çünkü benim geldiğim yerde herşey karşılıklıdır. Там откуда я нет ничего бесплатного.
Benim geldiğim yerde basit bir teşekkür kafidir. В моим краях хватило бы и благодарности.
Benim geldiğim yerde kedilerle birlikte oynamazdık. Мы дома с котами не играем.
Benim geldiğim yerde, herkesin ailesi Dışişleri Bakanlığında çalışıyordu. В моем городке все работали на "Госдеп".
Benim geldiğim yerde, "kahraman" denen erkekler vardır. Поверь, я родом из тех, кого называют героями.
Benim geldiğim yerde, bu suça iten bir nedendir. А там, откуда я родом, это мотив.
Geldiğim yerde, ben de senin gibi bir hızcıydım. Там, откуда я прибыл, я был спидстером.
Başka türlü çöpler de okulun içerisinde, her yerde toz, tuvaletler (anlatmayacağım bile), kırık camlar ve kapılar, ancak dört yılda bir ya da özel durumlarda boyanan duvarlar ... эта груда мусора, каждый день лежащая у задней двери, придаёт нашей "уникальной" школе более чем прекрасный вид... Мусор, в других формах, есть и внутри. Повсюду пыль, туалеты... даже не буду их описывать, двери и окна сломаны, стены красят только раз в четыре года или к особым событиям.
Bugün işe geldiğim için o işi kabul etmediğimi biliyorsun. Ты это знаешь, потому что я пришел сюда.
Önceden belirlediğim programıma göre istediğim yerde var olma imkanım olurdu. Я бы удостоилась чести добраться до места назначения по заранее известному расписанию.
Sylvie? - Evet. Buraya birlikte geldiğim kız. Да, девочка, с которой я пришла.
Yaraları en iyi şekilde sarmaya çalış. Onları başka bir yerde tedavi etmemiz lazım. Заткните раны, как можете, но лечить их нам придется где-то еще.
Buraya geldiğim vakit, bir korkağa dönüştü. Когда я приехала сюда, он струсил.
Aşağı katın pencerisini aç, gece geç saatte gelip yerde uyuyacağım. Не закрывай окно внизу, позже приду, посплю на полу.
David, bu kadar erken geldiğim için üzgünüm. Дэвид, прости, что пришел так рано.
Peder, her yerde İsa figürleri vardı. Преподобный, у них повсюду были иконы.
Beklenmediğim bir zamanda geldiğim için özür dilerim. Прости, что я врываюсь к тебе.
Söyle, evrende herhangi bir yerde. Просто расскажи. В любом месте Вселенной.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.