Sentence examples of "gerekiyor" in Turkish with translation "должен"

<>
Sheldon, bir an önce Alex ile konuşman gerekiyor. Шелдон, ты должен поговорить с Алекс прямо сейчас.
Chin, eğer biri hesabına girmeyi başardıysa emniyete bildirmen gerekiyor o zaman. Чин, если кто-то взломал твой аккаунт, ты должен уведомить департамент.
Efendim, hemen Albay Jefferson ile konuşmam gerekiyor! Сэр, я должен поговорить с полковником Джефферсоном.
Sadece sana biraz yardımı dokunabilecek bir yere gitmen gerekiyor. Ты только должен поехать туда, где тебе помогут.
Ama tam bir kan tahlili yaptırman gerekiyor. Но ты должен пройти клинический анализ крови.
Hayır, onun acil bir iş için Roma'ya dönmesi gerekiyor. Нет, он должен вернуться в Рим по срочному делу.
Ve her suçlu gibi Mathew, polise teslim olman gerekiyor. И как преступник, Мэтью, ты должен сдаться сам.
Dostum, birinin Derek'i bulması gerekiyor. Друг, кто-то должен найти Дерека.
Bunu duyduğuma üzüldüm Harvey ama benim ne yapmam gerekiyor? Я сожалею, Харви. Но что я должен сделать?
Bu toplantının nerede ve ne zaman olduğunu bulman gerekiyor. Ты должен узнать, когда и где будет встреча.
Bunu başka kimsenin bilmemesi gerekiyor, anladın mı? Никто больше об этом не должен знать. Понятно?
Bir kan testi daha yaptırmam gerekiyor. Я должен сделать еще анализы крови.
Birinin kostümü giymesi gerekiyor yoksa Tom ölür. Кто-то должен надеть костюм или Том умрёт.
Birinin kahraman olması gerekiyor ve burada sadece sen varsın. Кто-то должен был стать героем-героем, а ты единственный..
Asılmadan önce de, Poirot'nun gerçek katili bulması gerekiyor. Пуаро должен найти настоящего убийцу, чтобы спасти невиновного.
Birilerinin de onu öldürmesi gerekiyor. Кто-то тоже должен его убить.
Ama ilk önce, bu değişimi doğru sebeplerle yaptığından emin olmam gerekiyor anlaştık? Но прежде я должен быть уверен, что ты уезжаешь по правильным причинам.
Bu işletmeleri aramak bıktırıcı olsa da, birimizin listeyi bitirmesi gerekiyor. Как бы это ни было утомительно, кто-то должен закончить список.
Agrabah'ı, evimizi, bulmamda bana yardım etmen gerekiyor. Ты должен помочь мне найти Аграбу, наш дом.
Tanrım, yüz maskesini eritmek için yangının kaç derece olması gerekiyor? Боже, насколько жарким должен быть огонь, чтобы оплавить маску?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.