Sentence examples of "geri geleceğini" in Turkish

<>
Işığın bir daha ne zaman geri geleceğini bilmiyorsun. Ты не знаешь, когда снова появится свет.
Hafızanın bir süre sonra geri geleceğini biliyorum. Я знаю память вскоре вернётся к тебе.
Dr Hamza onun vizyonu geri geleceğini söylüyor. Доктор Хамза сказал, что зрение вернется.
Bones, Daisy'nin çalışmak için laboratuvara geri geleceğini söyledi. Кости сказала, что Дейзи вернется работать в лабораторию.
Geri geleceğini mi zannediyorsun? Думаешь, он вернется?
Bugün geri geleceğini zannetmiyorum, Ava ile beraber. Он не вернется сегодня, он у Авы.
Hükümetin okullardaki "yeniden yapılandırma" planında geri adım atmasından dolayı, São Paulo'daki öğrenci harekatının büyük bir zafer kazandığı görülüyor. Движение студентов Сан - Паулу одержало крупную победу. Правительство откладывает свой план "реорганизации".
Evet, ve bilimin geleceğini değiştirdim. Да, и меняю будущее науки.
Kahire Havaalanına gelen gazeteci güvenlik tarafından durdurulup hiçbir açıklama yapılmadan Prag'a geri gönderildi. Он был остановлен охраной и должен быть депортирован назад в Прагу, не получая при этом каких - либо объяснений.
Ne zaman geleceğini biliyor musun? Знаешь, когда он вернётся?
Lütfen onu bana geri verebilir misiniz? Вы не могли бы его вернуть?
Senin de geleceğini umuyorum. Надеюсь, вы придете.
Askeri güçlerimiz yeni yerlerinden çok sayıda Arjantin askerinin Port Stanley'e doğru geri çekildiğini görebiliyorlar. Со своих новых позиций, наши силы наблюдают отступление аргентинских солдат обратно в Порт-Стенли.
Senin geleceğini düşündüğüm için böyle konuşuyorum. Я лишь думаю о твоём будущем.
Ve hapse geri döneceksin. И ты вернёшься назад.
Geleceğini biliyordum, bu harika oldu. Я знал, что ты придёшь!
O belgeleri geri alacak mıyız? Мы получим эти документы обратно?
Ve ufukta şirketin geleceğini koruyacağını bildiğim bir hikayem var. Есть история на горизонте Которая обеспечит моей компании будущее.
Dün geri alınmak için yalvarıyordun. Вчера ты умоляла забрать тебя.
Biz ölümün ne zaman geleceğini bilmiyoruz. Мы не знаем когда придёт смерть.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.