Sentence examples of "hayat kurtardım" in Turkish

<>
Böylece kaç hayat kurtardım, düşündün mü? Сколько жизней я, получается, спас?
Bu adada yaşamış yüzlerce insanla ilgilendim, bir sürü hayat kurtardım. Я заботилась о сотнях людей на этом острове. Спасла многие жизни.
Bugün bir hayat kurtardım. Я спас сегодня жизнь.
Yani hayat kurtardım da diyebiliriz. Haklısın. Можно сказать, я спасла жизнь.
Bir sürü hayat kurtardım ben. Я куче людей жизнь спас.
Pakistan Başbakanının Ziyareti Sırasında Birçok Kettalı Vatandaş İçin Hayat Durdu Для многих жителей Кветты жизнь останавливается, когда премьер - министр Пакистана наносит визит
Çünkü ben sadece senin kıçını, anlaşmayı ve kayın pederinle olan ilişkini kurtardım. Я только что спас твою задницу, сделку и твои отношения с тестем.
Hayat Bir Bekleme Kuyruğu ve Sonra Ölüyorsun жизнь - это очередь, а потом ты умираешь
Küçük bir ayrıntı, ben hayatımızı kurtardım. Всё просто, я спасла наши жизни.
Geçtiğimiz hafta Pakistan Başbakanı ve beraberindekiler Belucistan eyaletinin başkentine geldiğinde, Ketta şehri sakinleri, öğrencileri, hastaları ve çalışanlarının çoğu için hayat beklemede kaldı. Жизнь остановилась для многих жителей, студентов, пациентов и работников города Кветта, когда премьер - министр Пакистана и сопровождающие его лица прибыли в столицу провинции Белуджистан в начале июня.
İyi haber, bir adamın hayatını kurtardım. Хорошая новость - я спасла человеку жизнь.
Etiyopya'yı terk etmek zorunda bırakıldıktan sonra izole bir hayat sürdü, ancak ülkesinde düzenli olarak gazetelerde yer aldı. Несмотря на то, что, покинув свою родину, писатель жил в уединении, ему удавалось регулярно общаться с прессой внутри страны.
Az önce hayatınızı kurtardım. Я вам жизнь спас.
Dönem ne kadar zalim olsa da, her cephede hırçınlaşan İkinci Dünya Savaşı ve Nazi işgalindeki Ukrayna'da bile insanların normal bir hayat sürebildiğini gösteriyor. Несмотря на жестокие времена, люди пытались сделать всё, что было в их силах, чтобы вести нормальную жизнь даже в оккупированной нацистами Украине, когда Вторая мировая война бушевала на всех фронтах.
Ben anlaşmanın bana kalan kısmını yaptım hatta hayatını bile kurtardım. Я выполнил свою часть сделки. Я даже спас тебе жизнь.
Kırgız "Dans Eden 'Kelin" Erken Evlilik ile Taşra Gelinlerinin Haşin Hayat Şartlarına Dikkat Çekmekte Киргизская "танцующая келинка" протестует против ранних браков, привлекая внимание к трудной жизни сельских невест
Ben onun hayatını kurtardım. Я спас ему жизнь.
Hayat bir jonglörlük numarası. В жизни приходится пожонглировать.
İki herif bizi soymaya çalıştı ama ben parayı kurtardım. чувака пытались нас ограбить, и я спас бабло.
Hayat yanından geçip gitti. Это жизнь мимо проходит.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.