Sentence examples of "hazırlamak için" in Turkish
Sizleri üniversiteye zihniniz, kalbiniz ve ruhunuz açık bir şekilde hazırlamak için.
Чтобы подготовить вас к колледжу с открытыми умом, сердцем и душой.
Hayır, her şeyi hazırlamak için bir haftalığına gidiyorum sadece.
Нет, я просто еду на неделю, чтобы устроиться.
O kartı hazırlamak için çok uğraştı. Sen bakmadın bile.
Он старался, а ты едва взглянул на открытку.
Başkan Yardımcısı'nın seni hazırlamak için bu kadar ilgi göstereceğini sanmazdım senden beklentisi yüksek değilse tabii.
Сомневаюсь, что вице-президент подготавливая вас с таким усердием не был уверен в ваших перспективах.
Stephen, Arjantin aktörleri hazırlamak için kasabaya gitti.
Стивен отправился в город, подготовить аргентинских актеров.
Hey, bana spor salonunda randevuların zaman çizelgesini hazırlamak için kullandığın şu yeni sistemden bahset.
Эй, расскажи об этой новой системе графиков работы, которую ты ввёл в спортзале.
Keynote, Apple CEO'su Steve Jobs'un Macworld / iWorld ve diğer Apple açılış konuşmaları etkinlikleri için sunumlar hazırlamak için kullanacağı bir bilgisayar programı olarak başladı.
Программа Keynote была создана с целью создания генеральным директором Apple Стивом Джобсом презентаций для конференции Macworld Conference & Expo и других ключевых выставок Apple.
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz.
Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
Kızıl pandalar genellikle izinsiz avlanılmasalar da, misk geyikleri ve diğer vahşi hayvanlar için konulan tuzaklara kurban gidiyorlar.
Хотя браконьеры не охотятся на красных панд, они часто попадают в ловушки для кабарги и других диких животных.
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı.
Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Dallas bölgesindeki Etiyopya diaspora üyeleri ve vefatını duyan arkadaşları, Assefa'nın dileklerini gerçekleştirmek için bir bağış sayfası açtı.
Чтобы исполнить последнее желание писателя, представители эфиопской диаспоры в Далласе, а также друзья, узнавшие о его кончине, открыли для него страничку gofundme.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert