Sentence examples of "için para" in Turkish

<>
Kömür temelli enerji üreten bir şirket olan AES'e (Applied Energy Systems) Çevre Kalite Kurulu (Environmental Quality Board) tarafından, toksit küllerini düzgün şekilde muhafaza etmedikleri, AGREMAX ve kömür atıklarını Peñuelas kasabası ve diğer komşu bölgelerde döküp ürettikleri için para cezası verildi. Производящая энергию на основе угля компания Applied Energy Systems (AES) была оштрафована Советом по качеству окружающей среды за некачественную утилизацию ядовитых шлаков, AGREMAX (смесь производных угля с водой) и отходов угля, которые они сбрасывают и производят недалеко от городка Пеньюэлас и других соседних городов и районов.
Denizcilik Anıları için para toplama Partisi bu gece. Мемориальный морской по сбору средств гала сегодня вечером.
Gidersem, gerçekten yardım için para vermem gerekiyor mu? Если я пойду, мне действительно придется жертвовать деньги?
Araba yıkamaya. Yeni futbol üniformalarımız için para topluyoruz. На автомойку собирать деньги на новую футбольную униформу.
Ev için para biriktirmek çok uzun sürecektir. Ну, на дом копить очень долго.
Orta Doğu'ya İslami terörist eğitim kampları için para kanalize eden bir iş adamı. Бизнесмен, сливающий деньги на Средний Восток для финансирования лагерей подготовки исламских террористов.
Kasiyere, hasta anneannen için para alman gerektiğini söyle. И скажи бухгалтеру, что у тебя заболела бабушка.
Bunlar için para ödemen gerekiyor. За это видео нужно платить.
Mary de Max'i özlemişti ama artık onu görmek için para biriktirmiyordu. Oна тоже скучала по нему, но не хотела видеть его.
Doğum izni için para biriktirmem lazım. Мне нужно накопить денег на декрет.
Araba almak için para biriktiriyorsun, değil mi? Ты ведь, кажется, копишь на машину?
Kolej için para kazanırlar. Зарабатывая деньги на колледж.
Sana öğle yemeği alabilmen için para vereceğim demiştim. Я же пообещала дать тебе денег на обед.
doğmamış çocuğun için para çalmasına, dair onu nasıl manüple ettiğini itiraf et. манипулировали им, чтобы он украл деньги для вашего еще не родившегося ребенка.
Kötü günler için para biriktirdiğim bir zula var. У меня есть кое-какие деньги на чёрный день.
Sonra da mutfağı temizlediğin için para aldın. И даже взял деньги за уборку кухни.
Aşçılık okulu için para biriktiriyordu. Она копила на кулинарную школу.
Cinsiyet değişimi için para kazanmaya çalışıyordu. Пытался скопить денег на смену пола.
Başta beni sosislilerden ve barbekü için para toplamaktan sorumlu tutmuştu, ve ben onların hepsini düşürdüm. Изначально она поручила мне хот-доги на барбекю по сбору средств, и я уронил их все...
Buraya gelmen için para veren nazik adam o, yani... Он хороший человек, оплатил твой приезд, так что...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.