Sentence examples of "işaret fişeği" in Turkish

<>
Hayır, bence bu bir işaret fişeği. Да нет, сэр, это ракета!
Su tabancası değil o, işaret fişeği. Это не водяной пистолет, а ракетница.
Çelik kaleye girmeden önce bir işaret fişeği ateşlemeye dene. Попробуй включать световой сигнал перед входом в стальную крепость.
tane işaret fişeği silahı buldum. Я нашёл две сигнальных ракеты.
Deliller de buna işaret ediyor. Bu cinayet uyuşturucuyla ilgili. Как показывают улики, убийство было совершено из-за наркотиков.
İşaret fişeği görürseniz, ateş etmeyin. Если увидите вспышку, не стреляйте!
Ses analizi batı Tennessee, Memphis bölgesini işaret ediyor. Анализ голоса указывает на запад Теннесси, окрестности Мемфиса.
Bizde "Çin fişeği" var. У нас есть "Китайская петарда"
İyiye işaret falan değil. Это не хороший знак!
Birkaç fişeği ateşlememiz yetmeyecek. Пары ракет не хватит.
Hiçbir iz ya da işaret yoktu. Не было никаких знаков или следов.
Sıkça eski teknikleri düzelterek ve yenilerini keşfederek fişeği, tehlikeli bir oyuncaktan gezegenler arası bir araç mertebesine yükseltti. Постоянно улучшая старые технологии и создавая новые, он превращал ракету из опасной игрушки в межпланетное транспортное средство.
Saç renginin kaybı, otoimmün hastalığa işaret eder Graves Hastalığı olabilir. Потеря волосяного пигмента указывает на аутоиммунное заболевание, возможно базедова болезнь.
Hey, onun havai fişeği var! Эй, у него тут петарды!
Bir sonraki en yüksek yere çıkmalıyız ki helikopterdeki babama işaret gönderebilelim. Надо попасть на самую высокую точку, чтобы передать сигнал папе.
Bunu geçitten yollacağım ve bana, güvenli olduğuna dair bir işaret yollamanızı bekleyeceğim. Отправляю вам Кино, и жду вашего сигнала, что мне можно вернуться.
Buna dair bir işaret yok. У меня нет её признаков.
Oksijensizlik, kimyasal yanıklar ve akciğerdeki patlak damarlar. Hepsi kuşku götürmez şekilde siyanürü işaret ediyor. Гипоксия, химический ожог, лопнувшие сосуды в легких, всё решительно указывает на цианид.
Yerinden kalkan başka yaramaz olursa tam burasına siyah bir işaret alır. Еще один непослушный ребенок встанет и получит черную метку прямо здесь.
Tanrı sana işaret gönderdi, Jay! Бог послал тебе знак, Джэй!
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.